19
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1355
Okunma
....................................................................................
Ahu Gözlüm
Ahu gözlüm tut elimden,
Vazgeçmeden emelimden,
Aşkın beni temelimden,
Yıkmadan gel, yakmadan gel.
Derde salmadan başımı,
Noksan etmeden işimi,
Damla damla gözyaşımı,
Dökmeden gel, akmadan gel.
Göz değmeden yapımıza,
Yıkılmadan tapımıza,
Kara deve kapımıza,
Çökmeden gel, ıkmadan gel.
Kader bağlamadan zincir,
Bağlar ise gönül incir,
Felek ocağıma incir,
Dikmeden gel, ekmeden gel.
Bu ayrılık telimizi,
Bulandırır selimizi,
Hasret, gurbet belimizi,
Bükmeden gel, bıkmadan gel.
Feymânî’yim kaçma benden,
Gönül usanmadı senden,
Ecel tatlı canı tenden,
Çekmeden gel, çıkmadan gel.
Aşık Feymani
2 Mayıs 1942’de Kadirli’nin Azaplı köyünde doğdu. Asıl adı Osman Taşkaya’dır. İlkokulu köyünde okudu.
Yöredeki Karac’oğlan geleneği, türkülü halk hikayeleri ve başka aşıklardan etkilenerek küçük yaşlarda şiir yazmaya ve türkü söylemeye başladı.
1964’e kadar Osman, Çoban Osman mahlaslarını kullandı. 1964’te askerden geldikten sonra bir kış mevsiminde (yaklaşık Aralık 1964 ya da Ocak 1965) rüyasında, iki dağ arasında kuzeyden güneye doğru yürümekte olduğunu gördü. (Rüyada mevsim ilkbahar). Birden karşıdan bir ses geldi. Yeşil elbiseli bir adam kendisini Feymani diye çağırmaktaydı. Adamın elindeki gümüş rengi tastan içtiği sudan sonra içini bir huzur kaplayıp, rahatladı. Sabah olduğunda rüyada söylenen adı hatırlayamadı. 7-8 ay sonra (Temmuz ya da Ağustos 1965) tarlaya çalışmaya gitti. Çalıştıktan sonra ağabeyiyle birlikte dere kenarında yatıp uyudu. Rüyada yine aynı adam, Feymani diye seslendi. Sonra Kadirli yönünü gösterip, o tarafa gitmesini söylediğinde uyandı Feymani. O günden sonra bu mahlası kullanmaya başladı. Feymani sözcüğünün doğruluk, hakka yönelmek olduğu düşündü uzun süre. Ancak sonraki yıllarda tevfik (kurtuluş) ve hidayete ulaşma (doğru yolu bulma) anlamına geldiğini öğrendi. (Yaklaşık 1988’de).
Aşık Feymani, kendi deyimiyle, önceleri duygu ağırlıklı şimdiyse bilgi ağırlıklı söylemektedir.
Şiirlerinde sevgiden tasavvufa birçok konuyu işleyen Aşık Feymani, şiirlerinin bir bölümü »Ahu Gözlüm« adlı kitapta topladı. Aşık Feymani’ye ilişkin Erman Artun tarafından yapılan ayrıntılı bir araştırma »Günümüzde Adana Aşıklık Geleneği (1966-1996) ve Aşık Feymani« adıyla yayımladı.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
--------------------------------------------------------------------------------
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-330-)(-)(-)(
Nazlı sunam daha şafak
Sökmeden gel çıkmadan gel
Yaban eller gözlerine
Bakmadan gel takmadan gel
Tutmadan el tarafını
Yok etmeden şerefini
Deli gönül etrafını
Yıkmadan gel yakmadan gel
Yakalayıp aşkta demi
Yol almadan gölde gemi
Bu sevdanın derdi gamı
Sıkmadan gel bıkmadan gel
Çöl olmadan hayal düşü
Eğdirmeden hilal kaşı
Pınarından gözler yaşı
Akmadan gel dökmeden gel
Bu sevda ki sanki oyun
Bazen bomba bazen mayın
Senden gayrısına boyun
Yıkmadan gel bükmeden gel
Görünür mü dağın ardı
Deli gönül neler gördü
Aşk yüzünden bunca derdi
Takmadan gel çekmeden gel
Lüzumsuzum yalnız evde
Acıları çekmez gövde
Yüreğine yeni sevda
Dikmeden gel ekmeden gel
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (16)