15
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1748
Okunma
...........................................................................
Ateşlenir
Baksam cemaline vücudum yanar
Konuşmak istesem dil ateşlenir
Bakınca yüzüne cismim hep söner
Kaldırsam elimi kol ateşlenir
Aslına bakarsan şahların şahı
Kendine bakarsan güzeller mahı
Bir suya eylerse eğri nigahı
Deryalar köz olur kül ateşlenir
Satılmayan mala pazarlar kurma
Yüz bin yaram vardır bir de sen vurma
Ey Fahri şaşırıp gülşene girme
Çiçekler yas tutar gül ateşlenir
Aşık Fahri
1900-1975. Yusufeli’nin Zor (şimdiki adı Esenyaka) köyünde doğdu. Asıl adı Ali Fahri’dir. Aşıklık geleneğinin güçlü olduğu köyünde küçük yaşlarda şiire ve türküye ilgi duydu.
Kendi köyünün ve yörenin ünlü aşıklarının sürekli olarak Zor’da buluşup karşılaşmalarını izleyen Aşık Fahri, gençlik yıllarında yörede duyulmaya başladı. Geleneğe ve şiire ilişkin bilgisini ustası Aşık Huzuri’nin yardımıyla geliştirdi.
Yaşamının büyük bölümü başka yerlerde geçen Aşık Fahri’nin şiirlerinde de bu durum izlenir.
Huzuri, İzhari, Reyhani, Nihani, Efkari gibi döneminin bilinen birçok aşığıyla karşılaştı.
Yaşamı, şiirleri ve karşılaşmalarına ilişkin M. Adil Özder tarafından hazırlanan çalışma, basılma olanağı bulamadı.
Aşık Fahri, Bursa’da geçirdiği bir trafik kazası sonucu öldü ve köyünde toprağa verildi.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
--------------------------------------------------------------------------------
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-326-)(-)(-)(
Ne zaman ben sana gelmek istesem
Dizilir engeller yol ateşlenir
O ince belini sarmak istesem
Parmaklar üzülür kol ateşlenir
Yürektir elbette sevdaya koşan
Aşıktır mutlaka düz yolda şaşan
Başka birisinin başın okşasan
Yürek başka atar el ateşlenir
Hicaptan kızarır bakınca güller
Şakımaz lal olur o anda diller
Ilgıt ılgıt öyle eserken yeller
Saçımda savrulan tel ateşlenir
Endişeyle bakar oldum yarına
Doyum olmaz aşkın nevbaharına
Sarıp sarmalayan kolun yerine
Omzuma koyduğun şal ateşlenir
Buğulu gözlerle masumca baksan
Başına en güzel çiçeği taksan
Eğer ki yanımda birde sen yoksan
Üstüne otursam çul ateşlenir
Gün yirmi dört saat adın anarsa
Sevda ateşine düşüp yanarsa
Gelipte dalına karga tünerse
Bülbüle hasretten gül ateşlenir
Herkes almak ister sevgiden payı
Lüzumsuz görmüştü güneşi,ayı
Petek petek örüyorken sevdayı
Arıya aşkından bal eteşlenir
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (11)