0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
985
Okunma
Döngü,
çember çeviren çocukların oyunlarında gizli
biliyorum,
gitsem beni öldürecek
intiharı kirpiklerinden olan
o iki damla
öz suyun mu
bana her tohumda can suyu olan
yanaklarından akıp da…
Biliyorum
habersiz geliyoruz
gideceğimiz gibi habersizce.
Korkularımız gözyaşı dileniyor
gözyaşımız hüzün
hüzün yalnızlık
ve yalnızlık her seferinde aşk.
Aşk ki
o kadın da başlayan
çaresiz,
habersiz,
nihayetsiz
Tanrı’ya akan.
Aşk ki,
İlmini Fuzuli’den alıp
Veysel’e katan,
Ve ham çamurumuzu pişirip kavuran
Kavurup toprağın koynuna bırakan.
Biliyorum
ağrıdı yeniden doğumlarım
ay ışığı derman olmaz
olmaz ki
alıp süreyim beyazını şakaklarıma.
Sancısını rüzgara veren ağaç
sonrasını toprağa sunan yaşam
ve her seferinde yeniden başlayan
oysa öncesinin geç kalmış bir tekrarı olan
gece
sokaklar
yalın ve kalansız yollar
Ey insan!
Bizden mi geliyor bu yalanlar?
Biz de mi yaşıyor tohum
Bizden mi sızıyor acı
Biz miyiz geçmişini bir rüya gibi unutan
Unutup kendisiyle savaşan.
Bir yorgun akıl
Bitik bir geceyle kalıyorum
En olmaz düşleri kuruyorum
Sınıyorum yalanları
Bütün ağrılarım kabuklanıyor
Uyanıyorum ki sen varsın yanımda
Ve bir şiir
Ola ki bütün şiirlerin toplamı bu
ellerinde ki
Döngü çember çeviren çocukların
Oyunlarında gizli.