7
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
1085
Okunma
her övgüyü hak eder yoksul benliğim
üstüme üşüşen hüzünler kilitler varlığımı
vefayı yıkasa cevahir dalgaların
acıya meyilli kalbim sınır mı tanır!
müstağni gözlerim küllenince aşkınla
alev sanki şifa; ebed ecel arası
rüzgârın mağdurudur kınalı umutlarım
çığlıklarla toz bulutunda savruluyor ansızın
sevdan her şafakta en ağır yüküm olur
bir ömür taşımayı: Keffaret bilirim
dönüyor çevrende mesnevi ruhum
engin sularda şavkır cinnet sarsa hüznümü
gizlenmiş düş müdür gümüş kilit altında
şiirler sustu bir bir acıyla kuytularda
sessizleşir heceler hicret im başlar
gökyüzü ışıkları çağırıyor uçuruma
keder böler gecelerimi tüketir beni
aydınlanmasın gökyüzü yangınında düşlerim
tan sesi bir müjdedir sesin hüzün yumağı
yangınlara sabır sardım tufanım kabardıkça
zaman yazgımdır; namlularda fani ölüm
aşkın bana armağan perdeler gözlerimi
azıksız göçmen kuşlar kıvranır o cürümle
kalbime üleş-tiler gün batımı bulutlar
kem bakışlar çaldı aşk derlenmiş güllerimi
vakit mayalandı uçuştu meleklerim
mahşerimde akseder bir umut hilal gibi
hüznüm alazlanır: Bulutlara nazmı eder!