29
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2532
Okunma
......................................................................
Diyerler
Bir bağı ki kuran şahda vurursa
Dökülür gazeli soldu diyerler
Bir güzelin bahtı kara yazılsa
Toplanıp da hayıf oldu diyerler
Bir binanın temelini atarsan
Planlar döktürüp bina yaparsan
Birgün saltanattan elin çekersen
Akıbet ne yerde kaldı diyerler
Yandı kara bağrım yandı tunç oldu
Gezdim bu dünyayı sonu hiç oldu
Birgün derler bu Gülistan nic’oldu
Kalmadı dünyada öldü diyerler
Gülistan Çobanlar
1900-1972. Arpaçay’ın Koç köyünde doğdu. Küçük yaşlarda aşıklık geleneğine ilgi duydu. Yaklaşık 13 yaşında Aşık Şenlik’e çıraklığa başladı. Bu dönemde aşıklığa ilişkin temel bilgileri, hikayeleri ve bağlama çalmayı öğrendi. 2 yıldan fazla Aşık Şenlik’le dolaştı. Bundan dolayı Aşık Şenlik hikayelerini tüm ayrıntılarına dek öğrendi.
Kısa bir zamanda adını yörede duyuran Aşık Gülistan Çobanlar özellikle kendi bölgesinde olmak üzere birçok yeri dolaştı ve başka aşıklarla karşılaştı.
Oğlu Murat Çobanoğlu, Reyhani, İlhami Demir, Murat Yıldız, Hakkı Baydaroğlu gibi birçok aşığın yetişmesine katkıda bulundu ve ustalık etti.
Gülistan Çobanlar Kars’ta öldü ve orada toprağa verildi
KAYNAK:© BeKa Sitesi
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-285-)(-)(-)(
Sevda ateşiyle kavrulan canlar
Şu yürek hüzünle doldu diyorlar
Sevenin derdini sevenler anlar
Açmadan gülümüz soldu diyorlar
Bir gün gülmediki yarasın sarıp
Kötü düşü bile hep hayra yorup
Sevdiğini alamayan şu garip
Derin düşünceye daldı diyorlar
Aldıran olmadı gözün yaşına
Nasılda yanmıştı aşk ataşına
Kenarda köşede hep bir başına
İnce bir hastalık buldu diyorlar
Çevreye bakarken bakışı dondu
Kimsesiz evine baykuşlar kondu
Sonunda çıldırdı,Mecnun’a döndü
Saçını, başını yoldu diyorlar
Güneşi doğmadan çok hızlı batar
Sevdiği derdine ne dertler katar
Garibin çilesi ölünce biter
Ne zaman şu yüzü güldü diyorlar
Onunla birlikte acıyı tattık
Teselli diyerek biz elem kattık
Gidip kendisini ziyaret ettik
O,sanki bir kırık daldı diyorlar
Lüzumsuz sevda’nın onulmazı bu
Sevipte geriye dönülmezi bu
Nece bir hasrettir bilinmezi bu
O daha ölmeden öldü diyorlar
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (17)