0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1442
Okunma

hüzünlü şiirler biriktiriyorum karanlığa bıraktığın sesimde
yazmaya hazırım uçurumlarda intiharın italik güncesini
her yanıtlanmamış soru için bir adım daha atarken boşluğa
geride kalan kil sessizliğimde boğuyor kendi nefesini
yaşamak diyordu birileri, üstü çizilmiş bir ülkeye benziyor
usandım anlıyor musun koşup kaçırmaktan yangındaki gülleri
hangi şiirde uyansam güneşi unutulmuş sabahtayım
ve yalnız adımla başlıyorum sokaklara yürümeye
göz kapaklarıma bir nehri düğümlüyor kokusu çalınmış hayat
hayat nedir ki ?
yalnızlığın mevzisinden nişan aldığım yorumsuz karadelik
unutuyorum öldüğümü sesimin yankısını bulmak için
aradığım her yere yoldaş kuşlarda gidiyor kayıp yürek atışlarıyla
ve çok öpülmüş dudağında arabesk bir hüznü biriktiriyor kentler
az çok delisiyim buraların yasak bir ıslığa dadanmış cumartesileri
ah cumartesileri
söylence günüdür şairlerin, boyun eğmemiş şairlerin
sözün öz oğludur kalbini yakamozla onuşturan deniz
ve kendi kanının sıcaklığına banar gülü oldurmak için
gözü kapalı duyarlılık yordamsız işgallerle dişler ömrümüzü
gücümüz yetmez
gücümüz yetmezde mor mor düşler dizeriz göklere
kirli bir el yazısıdır satır satır ömrümüze iliştirilen
nereye gitsek yangınımızda gider, kavranmış güllerde...
ağustos 2011 istanbul_Ünal Yiğit