4
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1141
Okunma

Buzul yalnızlığımın ekseninde kıyılıyor içim
Isını arıyor ellerim, yörüngesinden çıkarak
Sırrımı ezberliyor aşk sokağımın çocukları
Gözlerimde asırlık bir ateş, hep sana harlı
Gel sar gövdemi, tenine yapışsın küllerim
Soğuk ve karanlık bir ayın sırtındayım ben
Kan çanağı gözlerimin retinasında gülüşün
Kıyımlara bölünüyor ruhum, fonda Adagio
Çırılçıplak bir düşün dikeyinden düşüyorum
Çekme sevini gölgemden yar, çok üşüyorum
Hangi şehrin kalabalığında kaybettim ellerini
Forsasız gemi güvertesinde arıyorum gölgeni
Kalibresinden sıyrılan mermi gibiyim nicedir
Senli şarkıların namlusuna sürme sevilerimi
Gel, özlemin yanık medeniyetlerinde bul beni.
Yol dünlerin hüznünü, çürü düşümün rahminde
Takvim yaprakları yaktım aşkın mahzenlerinde
Hangi kuş barınır gövdemin alaz zemherisinde
Gel hücre yalnızlığıma, çiçekler açsın bahçemde
Sil hazanların isini, mevsimler erisin düşlerimde.
Hangi gecenin içinden uyandırılıyorsun uykundan
Hangi harfin kölesisin söyle, bileyim susmalarından
Basma gövdemin sevda kırıklarına, kanarsın aşktan
Aç ruhunun savaklarını, sular içeyim yar dudağından
En asil düşler biriktirdim sana, çıkıp gel uzaklardan.
Selahattin Yetgin
5.0
100% (5)