En büyük mutluluğum insanları mutlu etmektir :)
"Haklısınız" diyerek sizi de mutlu edeyim.
Hatta çok mutlu olun diye teşekkür de edeyim.
İnşallah büyüyünce daha anlaşılır olanları yazacağımı da beyan edeyim.
Kurula ve diğer yorumlara ayıp olmasa, hatırınıza diğer dörtlükleri de silerdim Ancak takdir ederseniz ki yapamam.
Bağışlayın beni :))

Elbette haklısınız hocam.

Lakin, bu şiir emin olun"bekara hanım boşamak kolay" misali...
Şiirin somut bir muhatabı olamadığından, kolayca yazıp çizebiliyoruz.
Elbet tek temennimiz, bu tarz söylemlerin hep şiir içeriği olarak kalması, gerçeği yansıtmaması ve gerçek hayatımızda başımıza gelmemesidir.
Saygımla selamlar...

Neyse bu konudaki son cevabım. Günün şiirine ve şairine haksızlık ettik yeterince. Şunu diyeyim size Çiğdem Hanım; ilgili yarışmaya iki ay üst üste girdim. İki defasında da ikinci oldum. Üçüncü defa da girsem, beşinci defa da girsem derece alacağıma inanıyordum ama girmedim. Çünkü orada işi biliyor dediğiniz kişilerden çok daha fazlaydı şiirim ve şiirimi eleştirecek kadar değillerdi. Bu sebepten girmedim. Bir örnek de kendimden vereyim. Buyrun bu da devlet memuruna yazılmış. İçim yanmış biraz kızsam, sövsem tükürsem çok mu ?

BIYIK UTANMAZ

Makam koltuğunda nefsine alet
Sakala tükürsen bıyık utanmaz
Rüşvetsiz iş görmez bu ne rezalet
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Helali az bulur haramda gözü
Pişkince ister de, kızarmaz yüzü
Miktarı bellidir, beğenmez azı
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Devletin mührüyle dev gibi durur
Küpünü doldurup harman savurur
Banknotu görmezse kızıp, kudurur
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Onu hoş etmezsen işlerin uzar
Bir de haksız gibi duyarsın azar
Altında son model araba, gezer
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Bir aylık maaştır bir günün kârı
Gün be gün katlanır, çoğalır varı
Ne fayda eder ki yitirmiş arı
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Birkaç dakikadır isterse canı
Üç gün sonrasına çeker nişanı
Burnunun altında erkeklik şanı
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

Sonunda sabrımı öfkeye sattım
Sözlerin altına adımı kattım
Şikayet yazılan kutuya attım
Sakala tükürsen bıyık utanmaz

22.02.2011

Çiğdem hanım sınırı aşmayın!
Ben ne yazdığımı bilecek kadar aklı başında biriyim. Mevzu bahis olan kelime tdk sözlüğüne girmiş bir kelimedir ve esas anlamı şudur. "Birine karşı beğenilmeyen veya öfke duyulan bir durumda haykırılan söz"

Ben eleştiriye elbet açığım ve açık olduğum için de size saygılı bir şekilde yazdım. Yanlış bir şey yaptığımda da özür dilemesini bilecek kadar erdemliyimdir.
Lakin sizin yaptığınız eleştiri değil!
Kendi doğru bildiğinizi başkalarına kabul ettirmeye çalışmak.

Bakın aşağıda iki şiir var biri Aşık Mahsuni Şerif diğeri Kazak Abdal'a aittir.

Uzaktan yakından yuh çekme bana
Sana senin gibi baktım ise yuh
Efendi görünüp bütün insana
Hakkın kullarını yıktın ise yuh

Bu kadar milletin hakkın alanlar
Onları kandırıp zevke dalanlar
Diplomayla olmaz hakim olanlar
Suçsuzun başına çöktüm ise yuh

Ben insanım benden başlar asalet
Asillere paydos, beye nihayet
Şu insanlık derde girerse şayet
Ona yar olmaktan bıktım ise yuh

Yuh yuh soyanlara
Soyup kaçıp doyanlara
İnsanlara kıyanlara
Yuh nefsine uyanlara yuh

Aşık Mahsuni Şerif


Eşeği saldım çayıra
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra
Yoranın da avradını

Münkir münâfıkın soyu
Yıktı harap etti köyü
Mezarına bir tas suyu
Dökenin de avradını

Müfsidin bir de gammazın
Malı vardır da yemezin
İkisin meyyit namazım
Kılanın da avradını

Derince kazın kuyusun
İnim inim inilesin
Kefen dikmeye iğnesin
Verenin de avradını

Dağdan tahta getirenin
Mezarına götürenin
Talkınını bitirenin
İmâmın da avradını

Kazak Abdal söz söyledi
Cümle halkı dahleyledi
Sorarlarsa kim söyledi
Soranında avradını

Kazak Abdal

Şiirlerinde "yuh" çekmiş nice şaiir, yazılarında "yuh" çekmiş nice yazar bulabilirsiniz.

Hayırlı günler...

iyi o zaman
YUH da diyelim, agzimizi da bozalim, siir diye bir suru argo kelimeyi kullanalim...
Bunun siir okumamakla ilgisi yok, eger bu ve benzeri kelimeleri barindiriyor ise siirleri, cok buyuk sairler de benden ayni tepkiyi alirlar tipki sizin o yarismada bu isi bilen kisilerce elestrilmeniz gibi...
Bu elestrim; turkce kelime disinda kelime kullanan arkadaslar icin de gecerli. Bu onun gibi bir sey benim icin.

Elestrimi ister dikkate alin ister almayin
eger yoruma acik sekilde konumlu ise siir, sair her turlu elestriye acik demektir.
Ve siiri bence yalniz sairi savunmalidir

Tesekkurler

Ben kesinlikle bu eleştriyi kabul etmiyorum. Hatta eleştri bile değil. Daha önce ikincilik aldığım bir yarışmada da jürilerden birisi sadece bir tek kez ''yuh'' demem üzerine bir eleştri yazmıştı ve aynen şöyleydi. ''Yuh yerine daha edebi bir uslup kullansaydınız''. Arkadaş ''yazıklar olsun'' ne ise ''yuh'' da odur. Bilmiyorum ama ya hiç şiir okumuyoruz ya da hiç hiciv denk gelmedi gibi birşey. Şiirin güzelliği yarin gözlerinin anlatılmasıyla teşbih edilmez başka konulara. Akıcılığı ve ahengiyle güzelliğe teşbih olur. Bana göre demeyeceğim ama mantık esaslarına göre; bazı şeylerin rengi sabittir. O sabitlikte de kimsenin şahsi bir fikri olamaz.

Selam ve saygılarımla

İsminizi yanlış yazmışım :(( Sonrasında fark ettim ama yorum cevaplarında düzenleme yok maalesef.
Çok özür dilerim Çiğdem hanım.

Çüğdem hanım rahatsız olmanız sizin tasarrufunuz olmasına rağmen, ben rahatsızlık duymamanızdan yanayım! Neden derseniz? Edebiyatın içersinde emin olun bundan daha ağır söylemler vardır ve üstadlar yazmıştır.
Kaldı ki bu şiirde söylem sadece şairi bağlar yani kendisini hedef almıştır. Dolayısı ile sizin üzülmenize pek anlam veremediğimi bilmenizi isterim!
Saygıyla...

İnanın!
Samimiyetinize inandığımdan çekinmeden bütün samimiyetimle yazdım...
Ben teşekkür ederim...

ben teşekkür ederim size; lakin övmek ve geri kalan yazan arkadaşlarımıza saygısızlık yapmak değildi niyetim...(ki asla olamaz)..ben sadece hece şiirlerinide sevebileceğimi anladım satırlarınızda...ben hece yazamadığımdan değil...
yazdıklarınız kabulumdur....oflu kardeşimizinde yazdıkları kabul sınırları içindedir.....

ve yalnış anlaşılmadığımı da biliyorum.....

allaha emanet olunuz.......

Şiirimi beğenmeniz elbette gurumu okşamıştır!
kalben teşekkür etmekle beraber...

Lakin " bu sitede gerçekten çok çok iyi şairler ve güne düştüğünde edebiyat güneşi gibi parlayan nice şiirler de vardır" demek zorundayım.
Vicdani mükellefliğim kendi övüncümden önde gelir!

Ki ben, her fırsatta şiirlerini okuduğum o şairlerin yarısı kadar yazamadığımı düşünmüşümdür hep...

Yanılmıyorsam Oflu hocam(üstat) şunu demek istiyor. "Birini överken, övgümüzün bir başkasını kırıp kırmayacağına dikkat etmek lazım."

Bazen yorumlarda okurum ve birisi için "bu sitenin en iyi şairisin" yazılır. Radyo dinlemeye giderim, o an ki yayıncı için " bu radyonun en iyi yayıncısı sensin" ya da şu an olduğu gibi bu sitenin en iyi şiiri yazılır. Yanlış söylemdir bu ve benzerleri ben de rahatsız olurum. O zaman da aynen Oflu hocam gibi saygıyı bir kenara koymayacağını düşündüğüm kişilere içimden geçenleri yazarım.

Ben şu an aptığınız yorumlarda iki tarafında art niyet taşımadığına kalben inanıyorum.

Oflu hocam yorumunda yaptığı tesbitiinde
"Bir yılın muhasebesini yapacak olursak; senede üç yüz altmış hece şiiri ( en az) güne geliyor. Aynı isimlerin güne gelme tekrarlarını çıkarırsak yaklaşık yüz ayrı şaire ait yüz ayrı şiir güne geliyor varsayalım. İhsan Beyi istisna tuttuğumuzda ( ki, şahsen İhsan Beyin kalemini beğenen biriyim) geriye kalanların güne gelmeyi hak etmediği iddiası sizce o arkadaşlara biraz haksızlık değil mi? demiş.

Vicdani mükellefliğimle, tesbitin de sonuna haklı olduğunu ve katıldığımı belitmek durumundayım.

Sn. Zrre-i miskal
Yazdıklarımı yorumunuzun ışığında yazdığımdan "bana alınmayacağınız ve gönül koymayacığınızı, ben şaiiri övdüm amma o bana haksız dedi" gibi şeyleri kalbinizden dahi geçirmeyeceğinize kalben inanıyorum.

Dolayısı ile hem size hem oflu hocama aslında yararlı olduğuna inandığım bu yazışmalar için teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum...

peki..

kaklısınız......

Eğer eski bir üye iseniz durum daha da vahim!

Amacım sizi zor duruma sokmak, ya da rencide etmek değil elbette. Ama olaya bir de şu yönü ile bakarsanız ne demek istediğimi sanıyorum daha net anlarsınız.

Bir yılın muhasebesini yapacak olursak; senede üç yüz altmış hece şiiri ( en az) güne geliyor. Aynı isimlerin güne gelme tekrarlarını çıkarırsak yaklaşık yüz ayrı şaire ait yüz ayrı şiir güne geliyor varsayalım. İhsan Beyi istisna tuttuğumuzda ( ki, şahsen İhsan Beyin kalemini beğenen biriyim) geriye kalanların güne gelmeyi hak etmediği iddiası sizce o arkadaşlara biraz haksızlık değil mi?

İlginç olan, hem hece şiirlerini sevmiyorsunuz hem hece konusunda iddialı konuşmaya çalışıyor, tesbitlerde bulunuyorsunuz. Bu tesbiti keşke hece sevenler yapsaydı!

“ Yalakalık “ yapmanın zıddı “ doğruları söylememek ve yazmamak “ değildir. Hiç kimse hiçbir site sevmese ve hoşlanmasa bile doğruyu söyleyenin kaydını silmez, silemez! Ancak üslûp ve söyleme biçimi hakaret boyutuna ulaşırsa ve kurallara uymaz ise dedikleriniz olabilir. İki bin altı yılından beri ben de bu siteye üyeyim ve hiç yalakalık yapmadan doğru bildiklerimi kendi kapasitemce hep söylemeye çalıştım. Ayrıldığım, ara verdiğim zamanlar oldu ama hiç kaydı silinenlerden olmadım.

benim düzenin bozuk tarafını yazan kalemim, çok silindi bu ve değişik başka sitelerde,
lakin;
bende yazdığım yorumun nereye gideceğinin farkında olabilecek biriyim..siz benim yorumumu hafife aldınız sanırım....içimden geldi ilk defa bir hece şiir'i anlamın bozmadan yazılmış diye..sevmem hece şiirlerini ama farklı galdi bu satırlar....

yoksa ben düzenin bozuk tarafını "yalakalık" yapmadan yazan biri olarak,siz beni ne duruma soktunuz........ve bu sitede kimlerin iyi yazabildiğini sizden çok iyi bildiğime emin olun............

.....

unutmadan, hoşbulduk...........

Üyelik tarihiniz 5 Temmuz 2011.

İki günlük bir üyenin:" ilk defa güne yakışan bir şiir okudum " demesi ile iki aylık bir bebeğin: " ömrümce gördüğüm en zarif insan " demesi arasında bir fark var mı sizce?

İhsan Bey elbette güzel şiirler yazar ama bu sitede güzel yazan çok arkadaşımız var. Siz tâkip etmeye devam edin bakalım başka beğendikleriniz olacak mı?

Unutmadan;
Hoş geldiniz!