Seni özledikçe bir merdiven arıyorum çaresizliğime
Gönlünün asma köprülerinden ülkene geliyorum
Telaşlı bir hazan mevsimi sunuyorsun susuzluğuma
Lila sayfalardan arınarak medeniyetler geçiyorum
Aldırma ihtimali hep ayrılığa çıkan korsan şiirlerime
Aldırma aşk bakışlım, senin için nefes alıyorum.

Evvel zaman içinde hüzün ekermiş toprağa sevgililer
Tanımsız hicranların düzünde mutluluk biçerlermiş
Ömürler tüketmişler kangren ve somut düşünüşlerle
Söyle, hangi mutluluk akrebin zehrini içerek dolmuş
Söyle hangi sevda kendi gözyaşını içerek mutlu olmuş
Bilesin ki, ismin damarlarımı terk etmeyen elvedaymış.

Usumu parsellere bölsen, istila etsen de şu aklımı
Sevgin titrek bir hazan, helalle kurarım tartımı
Kirli musallalara yatırsan da seni taşıyan tahtımı
Metruk şehirlerde arasan da aşka üryan bahtımı
Kâğıttan gemiler yaptım, dalgalandırma denizleri
Yokluğuna çıksa da yolum, sayıklayacağım ismini.

Her gece bir kaktüs kanar yatağımda, şiraze ağlar
Karanlık öper seven dudağımdan, hücrem daralır
Gözlerinde uyanır her sabah çocuklar, yanar an’lar
Ağrılı nöbet olur vakit, renkleri seçemez ihtiyarlar
Gölgeyle dans eder adam, gülümsedikçe hatıralar
Sıvazlar çatlak elleriyle bir resmi, sevdayla okşar.


Selahattin Yetgin