8
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1599
Okunma

/varsın bütün çaylak arzularını gizlesin
uygunsuz şekilde basılan
iç çekişlerinin dövdüğü yalın saatler
nasılsa
ben birazdan
tarafından iğfal edilmiş tüm ümitlerimle birlikte
konvoy halinde geçeceğim
suratsız gecenden
ürkünç bir rüyadan tiksinç bir kabusa transfer olurken gözbebeklerin/
……….
say ki;
kötürüm bir örümceğin cenazesinden dönmüşüm
ağzım burnum ağ
ölüm diyorum
babamın sağ cebindeki kibrit kutusu
bir çimdik komplikasyon
bir kaç puhu
aşk?
bir üst katımızdaki emekli general
zilini çalıp kaçtığımız
ve
en çok kırmızı
bilhassa kırmızı
görünen en uzak noktaları aydınlatabilen
benzin istasyonları gibi
say ki;
Romeo Juliet’i bir kaşık suda boğdu
kan gül ve diken
ölüm diyorum
cesedin cesetle çılgınca dans ettiği maskeli balo
biraz somon
biraz flu
bilhassa kızıl
aşk?
vahşi batı kasabalarından birinin lanet şerifi
yakasındaki yıldıza tapan
ölüm diyorum anlasana
benden önce onun aksi düşer mutlaka
kendimi görmek için eğildiğim sulara
……………….
ben bir sonraki trenin altında kalacağım izninle,
üstümdeki kan kokusu tüm vampirleri buraya çekecek
sen bilmezsin
yıldızları bu cepheden seyretmenin hazzını
izin ver
o boyacı esmer çocuk toplasın beni
küçük siyah parmaklarıyla
ama içimdeki karanlığı mutlaka sen iç…
gri gölge[ikibinonunsonotuzbiri]
5.0
100% (11)