15
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1503
Okunma

Mahşer biraz ses ve gürz
Olmamış ve gece konmuş kentlerim; güz
Saatlerin hep saatleri akşam
Bedelini ödeyemem bile bir şehla
Süzülür gördüğümde kirpikleri
Rabsiz delirirmiş belki ben anlatılırsam; sis!
Yıkanmış bir diyapozun çınlıyor sonsuz
Kim çalabilir bana o çağlayan gongumu
Derinde gölgesi doğrulmuş bir; gürz
Soğuk kuyusunu yurken
Sele vermiş bir analık çocuğu
Sonrası: Kalır tek
Dönse de bir dönmese de; çocuk
Çünkü uzun sis
Ve çıt kırılmış bir kuğu boynundan öpük
Çıkar kokusunu çözmeğe
Dirilmeyecek anlarımda baba evinden
Ey bunaltı kasabaları,
Ey sivrisinek ölüleri,
Ey ampuller,
Ünlem işaretimi nereye bıraktınız?
Gürz!
Ey yolcular tüttü dağ başı iskelesinde
Kuduz salgını
Kendimle kaldım
Ey alkol buharında ovdurulmuş eklemler
Helikopter çıkışı
Terkimde kaldım
Ey gidenler biriydim
Hayâları ürkütülmüş ve çocuk
Bedevî gecikmeler devşirdi beni
Çok gidildim uz kaldım
Ey bu şiddet üreyecek
Paslı diken namlu içi Arasat
Dahi köpeklerin sustuğu bir karanlık sürüsü
Ey ancak kendisine tütün sarabilen acı yolcular
Firarî haşhaş gelinlikleri
Mahşer yok ki
Mahşer yok ki o yumurta deliğinde pusmuş kalayım
_____________________________________
5.0
100% (17)