Eylül fırtınasında kopunca aşk dalları,
Beni gözlerine göm seni sevdiğim için.
Kalbe çöreklenince ayrılık çakalları,
Sevdaya vermedin dem seni sevdiğim için.

Kalkıyor ömür göçü hasretin sabahında,
Ruhum tarumar olur ateşin günahında,
Beyhude yıllarımın figan dolu ahında,
Sardı gönlümü ödem seni sevdiğim için.

Çınlıyor kulağımda nereye gitsem sesin,
Duruyor dudağımda bıraktığın nefesin,
Oynadığın oyunla bitince son hevesin,
Dertlerime yoktur em seni sevdiğim için.

Sevdanın arıları terk ediyor kovanı,
Artık ozan işlesin şiirlere bu anı,
Hatıramla giderken hayalimin kervanı,
Oldum garip bir âdem seni sevdiğim için.

Bir dilek tut sevdiğim yoldaki izlerimden,
Sana sitem etsem de darılma sözlerimden,
Düşlerin hazanında firari gözlerimden,
Sensiz döküldü didem seni sevdiğim için.

Ay ışığında varsın canan deli desin de,
Yıldızlar şahidimdir saklandığım bu inde,
Bir sonbahar akşamı ağacın gövdesinde,
Sessizce soldu badem seni sevdiğim için.

Notalardan silindi yedinci sırada Si,
Çilehane yolunda giyerim yırtık mesi,
Hüzünlerin koynunda susunca aşk nağmesi,
Zamansız doldu vadem seni sevdiğim için.

Coşkun Mutlu
26.09.2010