12
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1833
Okunma

ne kadar gözlerine taşımaya çalışsam da
ilkbaharı
sadece ayak uçlarına ayazı serebildim
hatırana çarparak büküldü
parmaklarım
derinliğine hebâ oldum sevgilim
oysa
kısa bir hikâye idi aramızda yaşanan
biraz düş’e
biraz da hayale yamanan
en kalabalık nöbetlerinde düşlerimin kundaklandığı
kendini sakladığın kuytuda parçalanan
demekki
kenarından köşesinden tutamayacağımız kadar
hayatın gözleri riyâkardı
halbuki zaman mekân mefhumundan uzaklarda
bir yerlerde çürümüş
imitasyon bir sonbahardı
zaman mı bizi katletti
biz mi harcandık zamana
ben senin bildiğin kadarım
yedi tepenin yedi zirvesinde yankılanan
beyhude bir yorgunluğun
tınısında sızlıyor her yanım
şimdi ömrümün her yerinin haricindesin
bana hiç katamadığın kendinde
sendesin
Faruk Civelek
5.0
100% (12)