Gelmişine Geçmişine
üç İhlas üç felâk üç nâs bir de fatiha’sını okudu
gelmişine geçmişine yavaş yavaş ayrıldı aile kabristanından uzaktan öylece annesine el salladı sanırım içlerinden en çok onu özlemişti neden beni yapayalnız bıraktınız ki diyerek kendi kendine hayıflandı kaza ve kadere inancı tamdı kader dedi ve bir de keder diye ekledi bir dakikalığına çocukluğu geçti gözlerinin önünden babasının ve annesinin ellerini sımsıkı tutuşunu hissetti pamuk şekerinin tadını ilk alışını kaydıraktan kayışını salıncaktan düşüşünü annesinin koşuşunu ve kanayan dizini öpüşünü hissetti canım annem diye mırıldandı dudakları gözleri gözyaşına hakim olamıyordu bir dakikalığına gençliği geçti gözlerinin önünden babası ile güreşirken babasının yalancıktan kendisine yenildiğini sevdiği kıza yazdığı şiirini babasına okuyuşunu babasının oğlum diye kavrayan kollarında kayboluşunu çektiği her şutun babasının kalesinde gol oluşunu yine sen kazandın evlat deyişini anımsadı canım babam diye mırıldandı dudakları gözleri gözyaşına hakim olamıyordu bir dakikalığına ağabeyliği geçti gözlerinin önünden ufacık ellerini tuttuğu kardeşini gözünden bile sakınışını şakacıktan kovalarken kardeşinin hızlıca oracıktan kaçışını ağabeyim dediği andaki bakışını oyuncaklarını bir dakika içerisinde saçışını anımsadı canım kardeşim diye mırıldandı dudakları gözleri gözyaşına hakim olamıyordu bir dakikalığına yeniden geçti yaşanılanlar gözlerinin önünden alkollü olarak direksiyon başına geçip kaldırım kenarında yürüyen babasının annesinin kardeşinin üzerinden geçerek bütün bunlara sebep olan adamı hatırladı milyonuncu kez kaşlarını çatıp dişlerini gıcırdattı gözleri nefretine hakim olamıyordu ve milyonuncu kez küfürler saydırıyordu alkollü sürücünün gelmişine geçmişine |