Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Oğuz Can Hayali
Oğuz Can Hayali

FATİH (14)

Yorum

FATİH (14)

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1178

Okunma

FATİH (14)

Çıtır-çıtır erir Gubbe Kurşunları,
Fatih’e bakan sağ Yanağı kıp-kırmızıdır, kızarır-yanar,
yanar Dükkanlar,
yanar Mobilyacılar Çarşısı,
Şehzade Başı Camii Avlusunda.

Bu Avluda,
Dersten mi kaçardık, iki-Ders-arası mı, yoksa büyük Ara’da ?
Helva yerdik doya-doya, Kaşık-Kaşık, İrmik-Un-Koska.
"Helvacı Dede" Kapı Komşumuzdu.
Abilerimiz "Kısmet" peşinde,
Vefa Lisesi’nde.

Bedeni geniş, Dalları kalın ve eğri, Yere-değen-Yaprakları ile,
Ulu bir Çınarın altında
Yatır idi.
Yeşil Turban Başında, Burmalı Mezar Taşında.
Birde;
Dizi-dizi Mumlar,
yazılı Kağıtlar , Bezler-Çaputlar-Çullar, Gelin Teli-Kurdela,
Çengelli-Toplu-Dikiş İğneleri, Sicim-İp-İbrişim-Makara.
Her biri bir Umut-Şiir, her Adak bir Teşekkür.

Ya Kediler-Köpekler, Tatlı yalamaktan sünmüş Dilleriyle bir Alem.
Helva Gözlü sevecen Camii Güvercinleri,
Gagalarında İrmik Kırıntıları
sıçrayan Serçe’ler.

"- Ben,
İlkdefa,
burada "Tuzlu Ayrana aşık oldum!" denilebilir.
Satıcısıda bu Rağbeti bilir;
Bardaklar küçülür, Suyu artar, Yoğurt azalır, Fiat yükselir.
"Tuzlu-Bir-Su" kalır sonunda, geriye, Ayran niyetine.

Çaycı-Sucu-Şerbetci "Tekerleksiz Esnaflar",
Pirinç Tanesi Üstüne "Sure" yazan, Kuran-Tesbih satan "Ayaklı Kırtasiyeciler"
Avluda.
Tekerlekli Tezgahlar giremez içeri,
Camii’nin geniş Kemerli Giriş Kapısının önünde, Saraçhane Caddesinde bekler.

Yan Kapı "Dede Efendi Caddesine" çıkar, burada "Vah-Vah" cılar var.
Bastonlu-Ak Sakallı dede, yada Yaşlı bir Nine sorar;
"- Derdin nedir Kızım?
Vah, vah!"
"Hayır Niyetine" Dinlenir, birde Rivayet eylenir, sonra Adres-Takas’ı;
"Zeyrek’te Ümnü Gülsüm Ana’nın Katranlı Muska’sı,
yada
Üfürükçü "Karagümrüklü Kaşkarlı Kasım Dede Uleması"
tavsiye edilir,
birde Helvanın Sevabı
Şifa niyetine.

Fatih’e çıkan "Burmalı-Mescit-Camii Kapısı bir hoş’tur.
Buraya yaşlı Kadınlar dolmuştur.
Yeşil Çimen üstünde sohbet eden Kızanlar bilmemezlikten gelip-Örgü örüp
sessizce Şarkı söylerken, Parktaki Banklarda oturup-konuşan Analar,
Delikanlılarına "Gelin Adayı" süzerler.
Diğerleri koşar, İp atlar, Top oynar, yada "Köşe Kapmaca",
beklerler
"Gidenleri" geri,

İlkin Hıfs-ı Sıhha yokladı. Sağlık Enüstütüsü yani,
sonra Valilik taktı Kancayı; "Sıhhate aykırı" diye.
Zapıta. Polis, Balediye...
Taşındı Zavallı Dede
bir Gece,
apar-topar "Adresi bilinmeyen bir Yere".
Bir Kamyon Toprak, bir de Tahta Sandık!
Bizde
Helvasız
kaldık.

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Fatih (14) Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Fatih (14) şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
FATİH (14) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL