6
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2538
Okunma
Başımı alıp gitsem diyorum
Şöyle deli bir akarsu gibi çağlaya çağlaya
Önümde ölüm olmasa
Yatağımda iki büklüm bir akrep gibi kıvrılmasam
İnsan yanım ağır gelse
Mesela kıyılarımda oynayan çocuklar
saçları toz toprak ve bedeni sıska
bana şaşkın gözlerle baka kalsalar
ama korkmasalar
Göğsümdeki ak köpüklere ürkek bir el dokunsa
Burnu sümüklü bir çocuk ’Anne !’ diye bağırsa
’Su, sen gibi öyle sıcak ki...’
Hani hep özlerdik ya insanlığa akan nehirleri
İşte öyle bir nehir olsam diyorum
Yolumu şaşırıp bir mapushane duvarına omuz vursam
Kötülükler olmasa
Pos bıyıklı gardiyan, ne polis
ne de ay ışığına tutkun jandarma
Tüm sevda mahkumlarını alıp sırtıma
Bir dağ dibine varıp uzansam
Tanrım ! desem Tanrım ! Günahlarımızı affet !
İşte o an gökyüzü içli içli hıçkırsa
Ak kanatlı bir melek halimize bakıp
’Sizi deli sevdalılar. Cennet’i terk edip viran bağlarda yaşayanlar’
diye hayıflansa
Ah ! Melek ! Canımın içi, bizim için ağlama desem
Kirpiklerine dokunsam
Ondan insanlık için birkaç tatlı söz,
Bir yudum da sevgi istesem
Ve şu deli başımı göğsüne yaslayıp kırk yıl
Ah ! Kırk yıl ne ki bir solukta geçer.
Ooof ! Of !
Sonra ince ince yağmur yağsa
Gözlerimde yedi renk
yedi sevgi yumağı; gökkuşağı
olanca hasretimle kucaklasam toprağı
Bir papatya beyaz yapraklarını rüzgarda sallaya sallaya
"Merhaba ay! Mehtap, yıldızlar sizi öyle özledim ki "dese
Gülse..Gülsem..Çocuk, sen de gülsen...
Öyle böyle değil, sesin dağları aşıp memleket memleket dolaşsa
Evrende heyecanlı fırtınaları yaratsa
Yani tüm varlığınla
Bin yıla denk bir düşün gerçeğe dirilişi gibi
Oysa şimdi sen var ya sen, Ahh ! Ah !
Ökçesi kırık ahşap kanepenin üstünde rüyalardasın
Gözlerinde nehirlerin devrildiği çağlayanlar var
Ve yüreğinin sesi tik tak tik tak !
Kalp atışlarını dinliyorum
yaşıyorsun
ve ben keşkesiz dünyanda
kan damarlarında ılgıt ılgıt akan
bir nehir olsam diyorum.