17
Yorum
2
Beğeni
4,6
Puan
1780
Okunma

Düşüncelerin koynundayım yine
Kendime yolculuğa çıktım bu gece
Dar geliyor yüreğime sığamadığım kafes
Bir çemberin kısır döngüsünde hayata teğet geçerken
Üç ihlâs bir Fatiha geçse üzerimden
Kırılır mı, kem talihime sebep orta yerinden.
Hâlbuki cebimde biriktirdiğim ne özlemler vardı
Karanlığı doğum sancısı bilirdim
Sonuç ise;
Bir çığlık ertesi yaşanacak sonsuz ferahlık.
Olmuyordu işte
Ne yapsan, ne etsen
Örümcek ağından şeffaf bir yazgı
Seziliyordu ta alnımın ortasından
Ateş ile ölüm
Varlık ile yokluk
Zaman ile zamansızlık arasında
Süzülürken düşünceler beynimin imbiğinden
Damıtılmamış katran karası zifir,
Çalakalem karalıyordu
Aynalardan yansımaya çalışan gün ışığını.
Vur yansın
Hüzün karası bir akşam yine;
Gömülünce Ege’nin sularına güneş
Yeisle randevu tekrardan başlıyordu…
Oysa ben çıkmalıydım aydınlığa
Bir pınar başında olmalıydım
Akmalıydı sular yatağında taşkınsız
Sunmalıydı ab-ı hayattan bir yudum
Bahar bitmeliydi avuçlarımın ortasında.
Ayaklarım öpmeliydi toprağın rayihasını
Yüzümü dönmeliydim ilahi çağrıya
Bir ışık demeti halinde aşkı asmalıydım boynuma
Sökülmeliydi kaldırım taşlarıyla beraber
Ayaklarıma dolaşan sarmaşıklar
Belâ dediğimiz şu âlemde
Ne kadar kurak olsa da toprak
Biliyorum;
İçimde arsızca yeşerecek umutlarım
Salıverecek bir gün dal budak
Bekle iki gözüm, bekle…
PERİHAN TUNÇOK
ESMİZE
5.0
89% (8)
1.0
11% (1)