17
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3219
Okunma

"alıp başımı gitsem" diyorsun biliyorum
yanında kimse olmasın
kimse arayıp sormasın
kimseler bulamasın
hatta
gittiğinin bile farkına varılmasın
birikip göllenip yağmurlarca
sonra benden gitmelerin gibi
buharlaşıp uçmak istiyorsun
savrulmak istiyorsun biliyorum
bir avuç kum gibi gözlerime dolduğunca
güvercin kanadından düşen akça tüy gibi
döne döne uzaklaşıp gitmek istiyorsun
yüzünü aşkla yuğduğun
o şadırvanlı şehrin kubbeleri
seni anlasın istiyorsun
kurşuni bir tipi başlasın
dönmene ihtimal kalmasın
hiç okşamadığım saçlarında
her gün bir yeni tel daha vedalaşıyor siyahla
aynalardan biraz daha
uzağa kaçmak istiyorsun
Yunus’u Emrah’ı Mesnevi’yi
unutup aşk-ı sevdâyı
beni ve bütün ezberlerini
fırlatıp altın çakmağını
kol düğmelerini
ajandanı rozetini kartvizitini
senin olan ne varsa her şeyi
hasılı
dilimin her gün inkâr edip
gönlümün yeniden yazdığı seni
zamandan mekândan silmek istiyorsun
...
yorgunsun uykusuzsun
cadı kazanlarında kaynayıp
kurtlar sofrasında sabahlıyorsun
keşke bu kadar bilmeseydim seni
avucumun/canımın içi gibi
bir tek beni kandıramıyorsun…
Ceyda Görk