final...

"vurulmuş şafak"

her yanım şiir...

tebrik ederim....
güzel ve hissedilmiş bir şiirdi.

çok güzelmiş şiir geç kalmışız okumaya kurgusu müthiş kelimeler sere serpe harikaydı........saygılar tebrikler

Vurulmuş şafak
Bu yağmur başladığı yerden gider uzağa
Bu sabahtan sonra kanlı dizlerim
Önce kalkıp yağmurda yıkarım
Sonra bırakırım suya
Biri gelip kapatacak mazgalları
Ben koşacağım
İhanete vurulmadan henüz son damla


bu güzel dizeleri yürekten kutlarım..
sevgilerimle...

Sevgili kardeşim

seni tanıdığım ilk günden bu güne
bütün söylemlerini toplayıp bir sözlük yapsaydım
insanın iç dünyasına dair kocaman bir kaynak olurdu elimde
hem de şiirce

yüreğine sağlık

harikasın
çok sevgimle

Vurulmuş şafak
Bu yağmur başladığı yerden gider uzağa
Bu sabahtan sonra kanlı dizlerim
Önce kalkıp yağmurda yıkarım
Sonra bırakırım suya
Biri gelip kapatacak mazgalları
Ben koşacağım
İhanete vurulmadan henüz son damla


""An'da teslim aldı sözler...öldüm____."



Selam olsun

sancılı
........veya

bir özlem ötesine yol
şafak fukarası bir ezgi
toprağın kaderinde susuz gülümseyiş
dudak kenarına ilişen bir marş
zorla unutulan yüzler
çamur lekesinde üç oyun bitimi sessizlik

kederli çokça
.................veya

batının gölgesinde bir tutam baharat acılığı
doğuda doğan vurulmuşluklar
güneşte kan lekesi çıkmaz artık
çıkmaz sokak telaşıdır yaşamak...

dedim
dedi...

iyi şiir
kaleminize ve yüreğinize sağlık...

Bu yağmurlar üşütmüyor bizi, yetim hüznümüzle ağlayarak ıslık çalan biz değiliz. Bu kentin kuşlarını öldüren de biz değiliz.Bilmiyoruz bir çiçeğin nasıl koparıldığını, bir ağacın dalından uzak düştüğü yerde hiç görülmedi adımlarımız.Çocukların oyunlarında, ne kadar yoktuysak; o kadar yakındık vurulduklarında.




Bu yağmurlar sızlatmıyor içimizi,ıslak değildik belki, hiç kurumadık da, paçamızın ötekisi hep çamurluydu yine de uzanan biz değildik kaldırımlara.Biz değildik küfürler yiyen yağmurdan, dokundukça su'ya; kentler aşırdık uzaklardan. Çiçekler, böcekler ve insanlar kucakladık rıhtımlar da.



Biz, hiç giden olmadık, belki bu yüzden terketmedi bizi yağmurlar, bizi rüzgarlar.kar dolu ceplerimizde elleri üşüyen de biz değildik,belki de bu yüzden yakışıyordu saçlarımızdaki beyazlar; gözlerimize.


Gözleri vurulan da biz değildik, ağlamayı öğrendiğimiz halde

Hiç ihanet etmedik

Düşen son damla olsa bile



``



Eyvallah..

benim boynumda ki ipe ne çok benziyordu şair...

bazen biraz gevşetsede nefesim tam çıksa diyorum bende...

muhteşemdi dizeler ve arkasındakiler...

tebrikler şair...

ihanet
damarlarda delice kaynar
ve can
yanar
yakar
kanar


Sevgimle

Gene resim değişmiş....:))

Ben koşacağım
İhanete vurulmadan henüz son damla
.....
Ki daha yere düşmeden
gözlerinden.....

Saygılarımla.

üstadım gece yağan yağmura zeytin şarabı diyordu..hep çalıp gitmek isterdim o mısrayı..sense boynuna dolanan bir karanlık ip..sicim gibi yağıyordan türeterek getirdin sanırım..alıp gitmek istedim işte..

Kalkıp silkeleneceğim önce
Ahmak ıslatan da yaşlanmış düşlerim
Sonra eylül vurmuş yalnızlığımı
Ve aylak ayazımı
Başıboş esmiş önce
Sonra vurulmuş kör kurşunla
Bir gecede

Ve sabah...

Herkesin beklediği ışıltı
İnce bir yağmurla iniyor kaldırımlara
Sokak lambasının altında bir martı ölüsü
Yayılıyor şehire ipil ipil
Serçelerin hüzünlü türküsü

Hayat ve ölüm bende birleşiyor
Sırrı bende güzelleşiyor
Gözünde gül saklayanların

selam saygı ve muhabbetle şair

çok güzel dizelerdi...
saygılarımla...

Batıya gitmek geç olacak öyleyse bu durumda
Doğdu işte doğuda
Ve ilk buralarda batar kızıl kıyamet usulca
...
batı doğu ikilemi..
batı uzak ama güya medeni:))
doğuda bitmiyor kızılca kıyametler..

tebrikler..

Karanlık
Bu yağmur boynumda bir ip
Darağacında dara düşmüş gibi
Sureti kuru kalmış sululuğunun yanında
Biri gelecek çekecek altımdan sehpayı
Kapaklanacak yüzüm
Çamur üstüm

TEBRİK EDERİM HOŞ DİZELERDİ