5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1274
Okunma

Gözüm yollar çekiyor
Sefasız cisim tanesi
Diş sıkımı isyan
Volkan mavzer yatağı
Patlar şafakta kızıl mehtap…
Sinsice fısıltı kopar
Sazın teli de büyülü
Gövdeyi yakar ezgisi
Ay ışığı fışkırır ruhtan
Tin tin ayak sesleri kederin…
Küs sabaha aynadaki yüz
Geceden kalma sebebi
Korkarım gülmez hiç çehresi
Korkarım İltica etti yüreği
Korkarım…
Hesapsız, ölçüsüz yıkılır
Âleme sığdıramaz gölgeyi
Korkarım dinmez öfkesi
Akşam sedaları nasipsiz düşer ağladıkça…
Düş ağacı kök salmış
Kuru dalda dilek çok
İlk yaz biter diye
Kavgası yüreğiyle…
Hırstan mı yaksa aşktan mı?
Bahçedeki, leylak kokusu
Yüreği arşınlayan
Sığınmak vakti şimdi
Lila sarhoşluğuna…
Ve ruh,
Devriyede adım adım
Dalları solumakta…
/yavan kalmış gözleri, gökyüzünü öğrenemedi
İlle çocuk olmalıydı, doğacak günü görmeye
Masmavi yüreğiyle/