0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
36
Okunma

Temelimi aldın.
Kumdan kale miydi, betonarme mi bilemedim.
Sanki sihirle değil,
Bir yalanın inatçı ve sürekli fısıltısıyla
Çatlaklar açtın.
Bütün duvarlarımda, bütün sütunlarımda.
Beni, sensizliğin çorak arazisi sandın.
Bir daha yeşermeyecek,
Gölgesi olmayacak, meyvesi hiç.
Sanrının mimarıydın sen,
Kendini hayran kılan aynanın esiri.
Ama bak...
Yere düşen her taşım, bir tohumdu belki.
Kırıklarımın arasında,
İnatçı bir kök salıyorum şimdi.
Güneşi senden aldığım zehirli parıltıda değil,
Kendi içimde, derinlerde arıyorum.
Göğsümde açtığın boşluk,
Artık bir rüzgâr tüneli değil;
Yeni bir soluk için kocaman bir pencere.
Yıkıklarımın üstünden,
Ayağa kalkmak, sadece bir eylem değil.
Bu, sana rağmen bir anıt dikmek.
Sana rağmen var olmak.
Dinle, narsist sevgili,
O çok küçümsediğin, o hep tükettiğin ben,
Şimdi toprağımdan gücümü alıyorum.
Gövdeme tırmanıyorum yavaşça,
Kendi ışığımla beslenerek.
Ve göreceksin:
Meyve vereceğim.
Hem de öyle tatlı, öyle bol,
Öyle kendime ait ki,
Senin gölgen bile değmeyecek.
Bu, senin hiç tadamayacağın,
Kendi zaferimin tadı olacak.
Hüseyin TURHAL
5.0
100% (1)