14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1436
Okunma

mumyalanmış
zamansız biriydi
sokratik sorgulasa da yaşamı
çok iyi biliyordu
bir enkazdan nasıl bir tapınak kurulabileceğini
cehennemin zebanilerine bile
alışırdı istesin yeter ki insan
neron’a hırsları ihtirasları
değil miydi roma ‘yı yaktıran
gücü arama isteği
erkeğin atomik yapısında saklı
zamansız biriydi
kafası gelecekle dolu
sürüngenlerle kuşlar
bir terazinin kefesinde
olur muydu hiç dengede
buğulu bakışlarının arkasında
gizli nice bahçeler saklı
akıl harcı mıydı
deşmek geçmişin yaralarını
mahpus emeklisi
severdi gün batımını
ateşli hayaller…
volkanik düşünceler…
ve
istanbul ‘un efsun kokusu
bırakmadı
hiçbir zaman peşini
incitse de sessizlik
kimse dinlemezdi bilirdi türkülerini
ne çok zaman geçirmişti
mahpushanede
aşksız
ve istanbulsuz
yine de düşsel bir güçle
çarpardı kalbi
durmadan dalgalarla çalkalanan kayalar misali
gönül gençyılmaz
istanbul