İki kişilik değil yeryüzü soframız
Tamı tamına yüz kırk yedi metre yekpare masamız
Windsor kalesinde döner cümle dolaplar
Monşerler , dükler, asilzadeler ve fotoğraflı paralar
Sırtlanlar, çakallar, çıyanlar dahi ucuz insanlar
Ağız ağıza kol koladır
Kirletirler dünyayı masuma kan kustururlar
Maskeli balosu bitmez yontulmuş taş duvarların
İnce hesapları tonluk bombaları
Kusursuz İngiliz oyunları
Mutlu sonla bitmez

Suflesi soslu sohbetlerimiz olmaz yeryüzü soframızda
Bol silahlı kahkahalar da atmayız
Barışı taçlandırıp çocukları rüyalarındayken boğmayız
Açları hep düşünürüz kuş sütü eksik olmayan yemek masalarımızda
Doksan dokuz yamalı bedenlerin sömürmeyiz hülyalarını
Yerin üstünü yok etmeyiz hemen dururken altı
Bu fikir medeni dedelerimizden kalan esaslı mirastı

Kapitalizmi bilmeyiz anarşizmle kesişmez yollarımız
Tetik indirmeyiz uluorta
Ruhunuz duymadan kazılır mezarınız
Öfke nöbetleriniz nafile
Beyaz sarayımızda damlamaz bir damla kanımız
Benim diyen nicesini satın alır akçemiz
Toprağa para vermeyiz maharetli hırsızız
Merakımızı celbetmiyor inanın
Hayır bayım öyle lobilerde anılmaz adımız
Orta Doğuda daha doğuda hep doğuda
Mayın tarlasına gömdük demokrasiyi
Nehirden denize kadar ızdırap devşirdik
Sonsuza dek kestik nefesinizi...