el izi emek karası
asgari yaşam telaşı
sonsuz bir koşturmaca
nasırlar umudun bekçisi
insanca yaşamaya yeter mi?

vaat edilen düşü bozuk bir hayat
uçkurundan sefalet düşürür
uçurumda nice gölgeler
ha düştü şafak ha düşecek
ha yandı ha yanacak yarınlar
nefes almak için yeter mi?

geçip giden dünler, bugünler
demli bir rakı kadehinde bir ölü
susuz içilen, suçsuz ölünen
heveslere gebe insan, boşuna
sebepsiz direnmeye yeter mi?

deniz vapuru köpüğü, şampanya
raylar ha patladı ha patlayacak
ha Silivri ha soğuk duvar
ha s.ktir ha s.iktir
küfretmek rahatlamaya yeter mi?

bir avuç kir topladım vardiyamdan
yüzümdeki zenciler alaycı
gülüşleri inci gözlüğümde
yemek desen demir tozu
içtiğim su katran karası
parmak ucumda kara bir hayalet
bir ömür fıtık büyüttüm sana
seviyorum demesem de olmaz mı?

son nefeste son direniş
yaşanmayan sefil bir hayat
ne verildi ki ne istensin
kibrit kutusundaki kedi
ölse ne yaşasa ne
peynir tadında son çırpınış
kaostan evrenler yarattın
gelişin olanları unutmaya yeter mi?