1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
118
Okunma
Sensin Cihânım
Âteş-i aşkınla yanar tâ sinem,
Nûr-ı cemâlinle dirilir âlem.
Hicrân oduna düşen gönlüm harâb,
Sensin umûdum, sensin hitâbım.
Şem‘-i cemâlin doğar şebistâna,
Nûrunla seyr eyler cümle cihâna.
Figân-ı firâkda dağılır cânım,
Sensin bahârum, sensin devâım.
Rûzgâr eser, söyler esrârımı,
Sitâre dökerken izhârımı.
Semâda sedâdır zikr-i lisânım,
Sensin murâdım, sensin cihânım.
Pervâne-i dîdem yanar şem‘-i visâl,
Tecellî eder sende nûr-ı cemâl.
Sükût içinde gizli âh u figânım,
Sensin emânum, sensin hevâım.
Çeşmimde yaşlar akar ırmakça,
Her katre seni anar durdukça.
Şeb-i firâkda hayâlün cânım,
Sensin hayâtım, sensin necâtım.
Bâhâr gelse de solgun goncalar,
Nûr-ı visâlinle açar bahârlar.
Varak-ı ömrümde yazılır adın,
Sensin duâmın, sensin yârânım.
Sonsuz deniz çağırır hep beni,
Her dalga arar visâlin seni.
Firkat içinde tükenir zamânım,
Sensin sefâım, sensin nihânım.
Son demde dahî duâ-yı cânım,
Ezelden ebede sana mecânım.
Hakîkat-i aşkda budur beyânım:
Sensin cihânım, sensin necâtım.
Fatih Dişbudak
5.0
100% (2)