8
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
276
Okunma

Alın beni de götürün martılar
Çok çok uzak iklimlere
Ruhumu bırakmak istiyorum
Masmavi denizlere
Sonbahardan sonra
Baharlara açılsaydı tüm kararsız kapılar
Şarkılarımızda mutluluk nağmeleri inlese
Müjdeler getirseydi mavi geceden kuşlar
Biliyor boş yere umutlara sarılıyorum
Keşkelerle artık ayrılmak istiyorum
Tıpkı seninle apansız ayrılığımız gibi
O büyük özlemlerden sonra
Cemreler düşmedi benim çorak topraklarıma
Açmadı papatyalar... bahar bile küstü yeşiline
Acılar katıldı öğün öğün aşımıza
Alışamadığım o gidişinden sonra
Yeter artık diyorum
Gelmesin ilk yazların ardından
Simsiyah ayrılıklar
Oysa
Bir zamanlar sen vardın yanımda
Yanıbaşımda... Gözlerine tutsak akşamlarda
Sıcacık evimizde, çaylarımızı yudumladığımız
Bitmeyecek sandığım yemyeşil umutlarımız
Şimdi
Özlemlerle arkadaş
Ayrılıkla dost vakti
Kanıyor gözlerimde mazinin yaraları
Mevsimler geçiyor bir bir
Ve, hasret vagonları dopdolu içimde
Bir duman gibi tüttün durdun başımda
Umurumda değil artık aydın sabahlar
Bırakıp gitmemeliydin sonsuzluklara
Karanlık sokaklar ortasında yapayalnız
Uykusuz, sensiz gözlerimi
Gözyaşlarımı silmeliydi ellerin usulca
Hayalin hiç yoktan yanıbaşım da
Bir haber göndermeliydin kuşlarla
Ayda bir, vaz geçtim olmasa da
Yılda bir, razıydım senden gelse de
Hiç olmasa içten bir selam
Gurbet semalarından esen rüzgarla
Ya da
Rüyalarıma girmeliydin her gece
Siyah gecelerde unuturdum korkuyu
Her şeyim tükenir sen gideli
İnleyen rüzgarlar penceremde şimdi
Her gece yeniden ağlıyorum yetimliğime
Avuçlarım dopdolu göz yaşımla
Pencereler birer karanlık korku
Ne ellerin var, ne de gözlerin
Bana umut veren
Yağmura karışmış şimdi göz yaşlarım
Çisil çisil
Kasım renginde güneş
O mavi deniz kan gözlerimde şimdi
Günay Koçak
17. 8. 2025
5.0
100% (18)