0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1511
Okunma
İstanbul’da seninle maviliğin aynasında kaynasak
Saatlerin rikkatlerinde, düşlerin sözlerinde kapansak
Üsküdar’ın dudağına konan, acı aşkların yanağı olan:
Kız kulesinin hüzün yutan duvarlarına fısıldasam seni
Gözlerimin nemlerini, gönlümün nezlesini,
İstanbul’un uzaklığında ki kanlı alınlara atsam
İstanbul’da seninle mazinin kapısını açsam
Eski göz yalılarda, eski söz anılarda soluklansam
Haydarpaşa’nın demir dişinde yutularak
Karacaahmet’in sessizliğini ruhumuza gömerek
Selimiye nin asker yankısı kulaklarımızda dinerek
Sahillerin soğuk esintisi kalbimizde sinerek yürüsek
İstanbul’da seninle kuşların kanatlarında kollarımızı açsak
Ufukların mavi perdesini yırtarak geleceğe kaçsak
Gözlerin gözlerimde ezilerek uzaklıkların düşlerini içsek
İstanbul anıların sahnesi okunur, geleceğin menzilleri dokunur
İstanbul’da seninle ahdetin örgüsünde sözlerimizi yaslasak
İstanbul’un kalın ense kökünde hayatın dizini çürütsek
İstanbul’un özünde buluşarak varlığımızın aynasını savursak
Özkan Karaca