0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
58
Okunma
Umut, bir bekleyiş değildir.
Yalvaran gözlerle göğe açılan eller değil,
Toprağa saplanmış bir çift nasırlı eldir.
Korkunun karşısında titreyen değil,
Titremesine rağmen yürüyendir.
Umut;
Cesaretin yutkunduğu anda dile gelmesi,
Gayretin ter olup alnından süzülmesidir.
Sabır değil susmak,
Sabır; susmamak için direnmek,
Yutkunmamak için haykırmaktır.
Umut, sönmeyen bir ateş değildir —
Ama küllense de kor tutan bir yürektir.
O, yenilmeyi bile bile
Yine de “başka bir yol vardır” diyebilmektir.
Umut, bir masal değil.
Kanla çizilmiş satır arasıdır tarihin.
Asılan bedenlerin ardından kalan sessiz haykırıştır.
Duvarlara yazılandan öte,
Duvarları yıkan düşüncedir.
O yüzden,
Umut beslenen bir his değil,
Yaşatılan bir fikirdir.
Ve bil ki:
Karanlık ne kadar büyürse büyüsün,
Bir mum yakmak hâlâ mümkündür.
Ama o mumu eline almaya cesaretin yoksa,
Umut sadece güzel bir kelimedir.