0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
129
Okunma
Gönül mülkümün sahibi, ey aşkı biçarem,
Sen ki en kuytularda filizlenen bir duanın sesi,
Bir mevsim gibi geçtin, vakitsiz, zamansız,
Ve ben her solukta sana daha çok bağlandım,
Sana her bakışımda, içimde bin yıldır suskun duran
Bir sonsuzluk kapısı aralandı.
Ne zaman ki yüreğimin kıyısında
Sessiz bir acıdan sarhoş oldum,
Bil ki o an senin ismini sayıkladım
Ne zaman ki bir yıldız düştü geceye,
Bir yetim dua gibi seni çağırdım.
Ey aşk, ey biçareliğin en asil hüzünlü yüzü,
Seninle öğrendim yalnızlığın ne yaman bir hasret olduğunu,
Seninle çözdüm aşkın ilahi bir yangın,
Ve gönlün bir ömürlük hicran olduğunu.
Şimdi ne adını anabiliyorum öylece,
Ne de susabiliyorum sensizliğin harabesinde,
Sanki her adımımda, her nefesimde
Senin hayaline sürgün yaşıyor ömrüm,
Ve her gece seninle yeniden ıslanıyor çığlığım,
Seninle sessizce, usulca ölüyorum.
Ey gönül mülkümün ebedi aşkı,
Senin hükmünle sarardım, senin hükmünle solardım,
Şimdi sana mahkum, sana mecbur, sana kurbanım,
Bir biçare serçe gibi titrek ve yaralıyım,
Ve adını sayıklıyorken ,
İçimden dökülen her harf,
Bir dua, bir vefa, bir sonsuz sadakat gibi
Hala Duruyor Sol Yanımda Sevgili
Şiir: Gizemce Gizemli Şiirler
5.0
100% (2)