Giyinmek ondan var
Elini kaldır ki görünmesin
Gözlüğünün üzerinden bakan bilge terzi
Güneş aşına elinin tadını katan,
Belma teyzenin ay yüzü
Yüzüp yüzüp adacığına gelince
Bir sokak arası kadar
Çocukmuş bak zamandan
Çabucak soyunmak


Yolumun sana gittiğine inanmıyorlar
Seni konuştuğumu karalamanın aksanına
İşine de geliyor o nakaratta ,
Adı okunmayan insanın
Ritmsiz boşluklara bacak spazmı asması
Bacakların çengellere uyumu tartışmasız
Ve daha cesur dilin abdal yalanı
Sen sadece sen olasan,
Sadece bir damlaya kalsa susamak
Haklılığı olurdu avuçlardan önce
Bakraçsız kuyuların


Sahi unutturma yarın arefe
Teşrik tekbiriyle başlayacak günün doğumu
Beyaz urbalarından taşan arafat
Yağmurunu ulaştırır belki kim bilir
Yüreklerimizin vakfesine
Yanılıyorlar seni sen bilip
Sınanmadan bir gönlün keskinliği
Bir kayanın pekliğine





Şimdi