15
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
2575
Okunma

yanlış bir şey var bu alemde
yanmış bir şey…
küfün külü savruluyor havada,
çürümüş dokunun son kokusunu
nefsin pis nefesini taşıyor rüzgâr,
ihanet duygusu topluyor her bulut
iğrençleşiyor şarkılarda salınan ay!
herkesin bir cinayeti var;
göğsünüzde teraziniz
kalbinizde hücreniz yok mu sizin!
girin,
dökün içinizi içinize
siz de bir şey duyacaksınız sizde
mideniz varsa
bulanır,
kusar yüreğiniz kendinize…
görmüyor musunuz;
bir turna kınalamış kanatlarını vurulmaya uçuyor
bir ceylan avcısına koşuyor ölmek için,
kapan kuruyor fareler insana
yarasalar altın kafeste ötüyor!..
için için tütüyor bu dünya
yağdığı yeri kurutuyor yağmur
çiçekler kin döküyor
ağaçlar nefret,
bir yaprak bile kanatıyor toprağı!..
yalanla örülmüş kutsal dil tapınağı;
iki kör pencere
iki sağır oda,
iki yüzlü yapıda iki süslü kapı
bir eşikten pak geçen
diğerinden kirli çıkıyor…
ve keskin bir sözle bölünüyor zaman…
biliyorum,
yanlış bir şey var bu alemde
yanmış bir şey…
yine de ağlamam,
sevgi sağlam surdur
son umuttur;
nehir geçmeyen bir şehirde
sudaki sevgilimi arıyorum ben!