19
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
5445
Okunma

şehrin göğsünde gizli bir sokak,
şehir kadın;
kadın çıplak…
bitirmiş yangın sevişmelerini
boşalmış gökyüzü
uzanmış sere serpe
terlemiş kısrak.
şehrin memeleri sokak,
kimse bilmez
kimse görmez
öpülmez;
ışıkları menekşeli
tül yüzlü
ve kaldırımları mor leylak;
kalbe giden tek yoldur bu
bazen ahmak ıslatan
bazen sağanak,
güneş okşasa bile damları
her zaman yağmurludur bu sokak.
yüzüme yapışmış saçlarım
sakallarım ıslak,
çırılçıplak yürüyorum kaldırımında
evlerin kapıları ardına kadar açık
sesler dökülüyor pencerelerden
saçılıyor notalar,
bilirim sevdanın ritmini
nerede olsa tanırım bu sesi
ağlayan gitar
yanan trompet.
yağmurlu sokakta başladı aşk
birden döküverdi sevda
öyle kırılgan
öyle ince ki zaman
olası değil tutmak;
savruldu dilimdeki bütün isimler
geçmişi yere vurup
falcılara sordum geleceği,
sevdiysem işte şimdi sevdim
bir daha bulunmaz bu aşk.
bir kadın bekliyor beni yağmurlu sokakta,
dilinde kalbinin sesi
gözleri nem
teni sırılsıklam;
sessiz sevdaların
kurak aşkların olur mu tadı!
sevecekse
fırtınalı sevmeli insan.