6
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1738
Okunma
Pencereye bir kuş konsa
Üstelik ekmek doğramadan,
Dalı camına değse bahçedeki eriğin
Bir çocuk gülüşü duysam sokakta
Sen geldin sanıyorum.
Yüreğim kuş gibi gözüm kapıda
Rüzgâr gidip tarıyor inadına
Komşu kadının saçlarını,
Yemeğini yapmış keyfi yerinde
Kocası gelecek işten elinde ekmek.
Belki de çabuk geçsin diye zaman
Balkondaki çiçekleri suluyor,
Günden güne çiçekler boy veriyor.
Ben dalıp gidiyorum
Bir yuvanın seyrine
Bir anne çocuğunu çağırırken irkilip,
Sen geldin sanıyorum.
Bir bilsen nelere yüklüyorum
Gelişinin anlamını.
Çocuklar dadanırken bahçedeki eriğe
Korkmuyorlar artık benden,
En cesur olanları ağaca tırmanırken
En korkak olanla bile eşitçe paylaşıyor.
Ben çayımı yudumlayıp onları seyrederken
Birisi fark edip ıslık çalıyor,
Küçük bir serçe sürüsü hüznüme dağılırken
Sen geldin sanıyorum.
Eskilerden bir şarkı radyoda hicaz
Bir hüzün yayılıyor evin içine,
Efkârıma tören gibi usulca kurup masayı
Sokaktan bir çocuğa
Beyaz peynir aldırırken,
Bir bulut rengine döndürüyor rakıyı su.
Yokluğunu kabullenip ilk kadehi içerken
Ayak sesi duyuluyor
Ardından kapı sesi,
Kalbim bir kuş gibi gövdemi didikliyor
Sen geldin sanıyorum.
Peynirden artan para esmer çocukta
Bir aşktan artan yara yüreğimde kalıyor.
Barış Çelimli