7
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
294
Okunma

Rüzgâr varmış yokmuş değil umurumda
Ha esmiş arkadan vermiş ivmeyi koşmaya
Yahut perdelemiş karşıdan, gitmeyedir direnç
Asla kalmayacağım burada gidiyorum hâla.
Bazılarına dur durak yoktur, yürümektir nefes
Düşünceler, duygular eklenir birbirine enfes
Buruk kalsa da o dünler, nasılsa terk edecekler
Vurmadan son darbeyi ayrılık, dimdik ayaktayım
Düştüm yollara ve zeminde kış, umutta bahardayım.
Açıldı bir kere yelkenler, iskele mahzun, dönemem
Yürekten geçenleri kazıdım en derine, asla silemem
Bir mutluluk oyunuymuş şu hayat, tekin değildir
Nefislerin gölgesinden beslenen ışığa dirençlidir
Tertemiz kalsın sine, etraf kirlenmiş, gök kapkara
Hep bu yozluktan ötürü çıkılmadı mı meçhul yollara.
Esin versin açarken çiçekler, her yağmur damlası da
Bin bir ziyafete dönüşsün bir çocuğum gülümseyişi
Bana düşen bir şeyler de var çok iyi biliyorum
Yok durmak, duraksamak, bildiğim yolda gidiyorum.
Belki de günün birinde değer onca yürünen yol
Bu uğurda çoktan feda ettiğimdi; el, ayak, kol
Güne demlensin isterim bir şarkı olsun kulakta
Bizim gibi düşünenleri de gördüm nice yollarda.
İster bir isterse bin olsun yoldaşımız umuttayım
Kendimi bildim bileli durmaksızın bu arayışım
Kapanmaz bize güneş, aydınlığa firardayım
Dilimin ucunda, belki köşe başında, biliyorum
Yıllardan beri esenliğe kavuşmayı içten diliyorum.
Hangimiz tutkuyla sarılmadık ki haz mevsimine
Kimi bahar sandı onu, gitti elden nerede?
Oysa şu iç dünyamızdan açılan uhrevi o pencere
Dilediğince gördü rengi, zemini, açtır da çiçeği
Gelip geçse ne olur kış, sonbahar, bir akıştır sadece
Gidilirken onca yol biriktirmeli değerde zarafeti
Bir varmış bir yokmuş diye başlayan masallarda
Düşer güzel görenlerin birer elma da başına.
Anlaşılan çok tutkunuz, alışamadık hiç durmaya
Açılsın yeni günde yollar bambaşka ufuklara
Durmak ölmek, sönmektir diye yola çıkıyorum
Yüründükçe artar feyzi hayatın, gidiyor, gidiyorum.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (8)