5
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
271
Okunma

Önce fark edilmedi kuytudan gelen serin
Yalçın zirvelerin eşsiz güzellikleriydi eserlerin
Açtırmıştın çiçeklerini sevdaların yüreklerde
Verdin coşkusunu azgın dalgaların ivmesinde
Sen ki Karadeniz`in nadide sesi, seçkin öznesi
Bıraktın yarı yolda seni seven herkesi.
Yitirimler hep var biliriz, sevdalarsa bitimsiz
Çamların kokusunda, tuzunda denizin sen
İzin pek derincedir, keşke bizi bir duyabilsen
Bedendir ayrılan sözler ve onların kudretli
Yarına ümitleri doğuran, şarkıların dilimizde
Bir acı feryattı Cerrahpaşa vedalara cümlece.
Gizemini nasıl da açmıştın efsunlu o kuzeylerin
Bir masal diyarından fırlamıştı şarkılarda sözlerin
Var mıdır seni sevmeyen, bir kez dinleyip bıkan
Bir kere daha dinlerken mazisine burukça bakan.
Notalar sıralandı, efsunluydu ezgiler, bak makama
Bir adam ki sahnede dolduruyor içini duyguların
Kıpırdanışlar var yaylaların keşfedilmemiş yoluna
Nasıl da sürüklüyor mısraların silsilesi, sevdalara.
Bir bulup bir yitirmek midir bu zeminde gidişat
Sol yanımız eksik kaldı, koskoca bir coğrafya
Yetim değil midir Anadolu, şu Karadeniz olmazsa.
Seninle bulmuştuk heyecanı, bir dirilişti duruşun
Ayrılık zor sevdiklerine bil ki hain bir kurşun
Yellerinde Karadeniz`in mırıldanışlar yankılanır
Çiçekler, dereler, börtü, böcek, sevdalara yaslanır.
Bir yanımız mahzun, tesellisi de yok bunun biliriz
Bize ilhamı verendi kuzey, seninle hep Karadeniz`iz
Ey namı diğer Kuzey`in coşkusu, onun nadide oğlu
Hatıran yaşayacak şarkıların dillendikçe yürekte
Hak`ka yürüyüştü bu, üzgünüz, biçareyiz
Açtın izini yitik sevdaların; notada, ezgide,…
Doğar mı bir daha böylesi bir güneş Karadeniz`de?
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (7)