4
Yorum
28
Beğeni
4,6
Puan
381
Okunma
Nuh’una hicret Ağrı’ya
müjde taşıyan güvercin beyazı
gözlerime yeşeren zeytin d’alı
maviye yumulan kirpikler sin
çağıran ırağına
açılmış ayraç
iyelik eklerim
başak örgüsü saçlarımı
saldığım sırlı rüzgâr
eflatun bir buluttan
iten de
çeken de yar
senimde
derinlik t’adı
vişneden atılan
diz kapağı morluklarım
mine çatlatan
yeşil eriğe zaafım
kirazdan küpeler
çocukluk
ganimetlerim
toprak dam uykum
doğurmadan güneş
nur topu gün
yıldız serinliğinde
sarıldığım yün yumağım
kırlarda
çiçek böcek konuşan
sırlı camlarda ardını arayan
sığınmacı
türkü yanım
mavim sin
penceremin aktığı
uzağın çizgisinde
düş bağıyla salınan
uçuş uçuş bir rüya…
alfabemin bilendiği
gümüş
zerden mührünü açan dil
maviye kanat öksüzlüğüm
iç çekişi gülün
zincirleyen toprağına
gece kondu göğ(s)üme
sığınan serçe
senden bana can olur…
Vaha Sahra
13 Mart Perşembe
21:30
5.0
90% (9)
1.0
10% (1)