0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
184
Okunma

Aynı suda yıkandı ellerimiz,
Aynı gökyüzüne açıldı gözlerimiz,
Aynı acıyı büyüttü içimizde zaman,
Yine de en derin yarayı onlar açtı,
Onlar yarattı kıskançlığı.
Erkek duvarları yetmezmiş gibi,
Onlar da taş doldurdu kendi kalplerine.
Düşman bildiler, benzer yanlarını
Aynı hikâyeden farklı kahramanlar gibi.
Bir fısıltı yetti yıkmaya düşlerini
Bir bakış, bir söz, bir küçümseyiş…
Kim öğretti size
Bir diğerini eksiltmeyi?
Oysa biz,
Aynı prangaya vurulmuşlar,
Aynı zincirin halkalarıydık.
Kuyu kazanlardan değil.
Panzehir olanlardan olmalıydık.
Ama sen, benden önce düştün oyuna,
Belki farkında olmadan,
Aynı tuzağı diğeri kurdu bir başkasına.
Ve böylece sürüp gitti çağlardan çağlara…
Şimdi soruyorum sana, ey kendime benzeyen!
Bizi kim böylesine uzak kıldı?
Kim öğretti, kadının kadına zindan,
Kadının kadına kelepçe takmasını?
Bir kıskançlık fırtınasında
Duyguları kapkara boyamasını?
5.0
100% (2)