0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
89
Okunma
Şimdi heybesi mağrur asfalt
Yarım kalan ayna taburu
Yolda sekiz on cam kırığı
Ihlamurlar arasında sigara yakmış
Tepede ağaca kazılı gök
Heyhat zaman ırmaklara ırgalı
Benim cehl ile kavgam yok
Çünkü kamil olamadım
İblis kör olabilir ya da beni göremedi
Onu vurdum dün gece
Tahta gıcırtısı, perdeli kapı eşiğinde
Laterna bir hoş çaldı
Gül bahçesi değdi dudaklara
İblis kör gece yarısı öldü
İçimdeki iblis sizi ilgilendirmez tabi
Motor şakşakı içinde benzin burulasıyla
Sılaya doğru toprak, yağmur ve kadınlı tohum kokusu
Yürürken diken diken oldum
Sular ağzımdan akıyor
Çeşmeden doluyoruz
Yeşil gözlerim çimene karışmış
Minareden düşüyor ezan
Miraca kaldıracak müminler için
Çün ezan kulağa düşer ve minbere can verir
Yağmur da öyledir
Bir tek insan düşünce yadırganır
Kainat dünyaya düşmüştür
Yadırganmamıştır
Sümbül içinde arı bana baksın
Olmaz böyle hatıra
Gül suyu kokan nasırlar
İbibik kuşu ve siyah cam
Kömürlü ıslak sofalar
Ürkek serçe kadar çay bardağı
Dumanı ağzında ihtiyar
Çekmecede barut ve saçma
Sonradan gelir kaldırım köylere
Böyledir kaldırım gelmemelidir köylere
Kaldırım kaldırır medeniyeti köylerde
Heyhat
Kükremiş sel gibi kim kaldı ?
Zırvasın diyor
Elimdeki misk ve kadın kokusu
Biraz daha dolmak gerek
Ak gerdanına cilveli bir geyik lazım
Sonra ceketimden çıkarmalıyım
Al yazmanı
Adın kurtuluş sevdiğim doğru demiş şair
Kalbim seninle doğmuş
Bilememişim
5.0
100% (3)