Sen insanlığını yitirmiş bu
zamanda,
yangınlarda gördüğüm ellerin ve yüzlerin
namertçe arkamızdan gelen gölgelerin
sesini duydun mu çığlıklarını Lut ve Semud kavminin?
Bir kötülük gördüğünde, diye başlayıp cümlesine,
imanın en zayıf haline "Eliyle, diliyle ve kalbiyle"
buğzetme şartı koşan nebinin,
Asr-ı Saadet’ten gelen ihtarını duydun mu?
Sen kalbi "
Allah" denilince titreyenlerin,
Hakikate aç susuz kalmışların kursaklarına
genç, yaşlı,
kadın, erkek her bir İslam ferdinin,
yangınına su taşıyıp taşlananları gördün mü?
Ne
zaman ki menfaatler çatışmaya durur,
Hakkın yerine bâtılın savunucuları kurulur.
Sen o
zaman anlar mısın kim
dost, kim düşman,
yoksa kapatır mısın gözlerini, susar mısın?
Bir hesap vaktinin olduğunu hatırlar mısın,
Sorar mısın kendine hesabı ölmeden önce?
Yoksa yangınları söndüren değil, körükleyen mi olursun,
Sana sorsam ey insan, kalbinde sakladığın sır nedir?
Hakikatle yüzleşmek mi, yoksa ondan kaçmak mı emelindir?
Zeynep Zuhal Kılınç