Yükseklerde uçar ışıklar
İhtişamında kucaklarken
çiçek nefesleriyle
Altta kalan bir günah/sız
Vurulan bir
güneşi
Ayıklamak içûn
Bulutlara nağme indiren bir sela/m
Nasıl okunur ki
Bilmecesiz bir
gönülgâhta
Söz satırlarımda kimsesiz bir
Sonsuz cömertliğiyle severek
Saatler yüklü alıngan
Yollarda utangaç bir ağlayıklı ile
Görünür gemisinde bir aynanın
Denizde göğsünü
Bulanık kalan bir yelpaze üşümesi
Karanlıkları nasıl sırtlayabilir?
Mavi bir kırlangıç mı olmalıyım
Tabuta sığmaz bir af varken
Dirilmek fikriyle olgunlaşırken
Sonsuz uyanık
Ve renksiz bir rengarenk libâsıyla
Bir huzur değsin saatlere
Mum ile
karlı kasırgalar vurur ağır ağır
Nû değen gözlerine
Stranı har bir
hasret bulmacasıyla
Gözlerine mahpus bir alfabe gibi
Zamanlar suskun
huzurda öze değen birkaç yüz hatlarındaki mırıldanışta
Turkuaz bir göçük semazeniyle
Aklımın ucunda bir selvi ile
Gara düştüm ki
Seni bir kalem yayına benzeterek
Aya kalbi kırılgan bir melodi ile
Surda bir
güneşin rüzgarına mezar açtığı
Kanıksanmış bir köze üflenen
Hayal evresinde kırgın bir pencere çırpması
Belki de
doğaya açılan kapı gıcırtısı
Hayalet gibi bir yakıt ile
Hafide bir gümbürtü ile ısıtırken
Cürümler yakılır nazarında
İçinde bir dem göklere sıçrar
Ve nazlı bir ihtişamla ....
Gezgin imgeler...