Anıların parçaları, beni sıkıca sarıyor,
Karanlıkla aydınlık arasında kırılıp.
Ruhum, derin bir iç çekişle fısıldıyor,
Yarının yüksekten uçan hayalleri.
Solgun çerçevelerde, aşkın portreleri,
Adlarını çağıran geleceğin görüntüleri.
Uzun zamandır kayıp bir şarkıda sıkışmış,
Ait olduğum kadere doğru ilerliyorum.


Zamanın durduğu uzayda, sıkışıp kalmışım,
Göğsümdeki umut, irademle savaşıyor.
Kalp telleri, beni her yöne çekiyor,
Bu alacakaranlıkta kaybolmamalıyım.
Dünün gülümsemesi, bugünün gözyaşı,
Hangi yöne gideceğim, her zaman belirsiz.
Hem gölgeleri hem parıltıyı bilen bir kalp,
Gelecek, hayal kurmaya hazır bir tuval gibi.


Gerçek kuzeyi olmayan bir pusula tutuyorum,
Geçmişin izinde bir adım atıyorum,
Ya da ileriye, bilinmeyen bir maceraya katılıyorum.
Bir zamanlar ve olacak olanın çekimiyle,
Parçalanan anların fırtınasında sürükleniyorum.
Zamanın durduğu uzayda, sıkışıp kalmışım,
Göğsümdeki umut, irademle savaşıyor.
Kalp telleri, beni her yöne çekiyor,
Bu alacakaranlıkta kaybolmamalıyım.