9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
903
Okunma
Sen gidersen eğer
Düşer yüzlerde ki tebessümler.
Griye döner gökyüzü
Herkes birbirine benzemeye başlar
Hüzün keder azap maskeleriyle
Vuslat ve özlemler doldurur
Gidişinle boşalan yerleri.
Sen gidersen eğer
Kesilir çocukların oyun sesleri
Kaybedilir oyunlarda çalınan canlar
Gerçekten yakar top
Yakar çocukların ellerini.
Uğramaz köşe başlarını mesken tutan
Mısırcı şekerci baloncu amcaları çocukların
Sütten kesilir anneler
Ağlamaya başlar kundakta ki bebekler.
Sen gidersen eğer
Çürür meyve fideleri, kök salmaz toprağa
Unutur düşmeyi cemre suya, toprağa, havaya
Gölgesinde serinlemeye çalıştığımız ağaçlar
Kavurur gidişinle yüreklerimizi
Soğutmaz hiçbir şey ruhlarımızı.
Sen gidersen eğer
Sonlanır gizliden yaşanan sevdalar
Biter paha biçilemeyen platonik aşklar
Kalpleri bir bencillik dalgası kaplar.
Şavkı söner yüreğimize düşen umutların
Doğmaz güneş penceremden odama
Yağmur süslemez tomurcuklanan gülleri
Unutur bülbüller şakımayı.
Sen gidersen eğer
Bir hüzün kaplar şehri
Düşer balkonlardan sarmaşıklar
Ölür barış güvercinleri meydanlarda
Süpürmeyi bırakır çöpçüler sokakları
İşçiler indirir makinenin şalterlerini
Bir isyan kokusu yayılır
Özlem kokan yüreklerden.
Sen gidersen eğer
Ben de giderim bu şehirden.
Bir daha dönecek olsan da geriye
Beni bulamazsın buralarda...
Leyl u Nehar