Bugün yanıma kimse gelmesin,
Bir tuhafım, kafam biraz dalgın,
Tükendi gücüm, sanki biraz yorgunum.
Kapım çalmasın, açılmasın penceremin perdesi,
Güneş bugün de doğmasın,
Çöksün karanlık bütün heybetiyle üzerime,
Nefesim tükensin…

Bugün çalmasın o türkü,
Yakmasın içimi,
Bir duman tütün sarsın ciğerlerimi.
Şişeler dibini görsün bugün.
Kadehler boşalsın.
Yaşlar aksın gözlerimden, üzerimi ıslatsın.
Masa da dağılır birazdan,
Bırak dağınık kalsın…

Bugün neşe uğramasın haneme,
Ölüm sessizliği sarsın dört köşesini.
Matem rüzgarları essin,
Fırtınalar kopsun,
Nasılsa yoksun…
Dünyam varsın yıkılsın.

Ama yine de, bırak her şey eskisi gibi kalsın,
Duvarda bir tarafı kırık çerçevede resmimiz,
Vazoda kuruyan çiçeğimiz,
Gittiğin tarihi gösteren o takvim.
Saatimiz durmuş hala gidişini gösteriyor.
Cüzdanımda kalan resmin,
Bak işte hala bana gülüyor…
Can çekişen anılar ise şimdi ölüyor.
Olsun yine de kimse gelmesin yanıma bugün,
Terk edin hep birlikte beni de ölüme,
Ahh ölüm! Varsın hoş gelsin,
Sefalar getirsin…

Bugün kimse gelmesin yanıma,
Bir tuhafım,
Canım istemiyor hiç bir şey,
Ne bir yemek, ne bir bardak su,
Ne eş, ne dost,
Tükendi gücüm, biraz da yorgunum.
Fırtınalar kopsun içimde,
Matem rüzgarları essin,
Çöksün üzerime son fasılda karanlık,
Terk edin hep birlikte işte beni ölüme.
Hey gidi ölüm!
Varsın hoş gelsin, sefalar getirsin…

27 Temmuz 2024
48’inci.Hd.Tug.K.Yrd.
Andaç/Uludere/ŞIRNAK


“Belki de gerçekten sevseydi, çözülecekti kalbimin en sağlam kilitleri”