12
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
322
Okunma

Esse de rüzgâr delicesine hissetmiyor ten
Saçlar kıvrılsa tesirinden sormuyorum neden
Ve yaksa da sıcağıyla güneş, akıtsa terimi
Birileri var içimde biliyorum çok yabancı
Yıllar var ki seslenirim fakat, duyuramıyorum.
Esinlenmek denince önde gidenlerdir tercihim
Geride kalanlara da etmem sitem, gözlemlerim
Alevin kendisini değil aksini çok severim
Duvara yankılanır bedenden kapkara izler
Işığın ardı tarafta kalır kimileri, hep bekler.
Tadından yenmez mi mevsimlik olunca meyve
Sohbetin tam ortasında haz verendir o kahve
Tam da yakalamış sanırız ya hayatı omurgasından
Elde kalan hayalidir onun tozundan, dumanından
Kadraja girmedik belli ki deklanşörlere basmaktan.
Derince düşüncelerle çıkmıştık biz de yollara
Kiminde bulduk vefayı derken kaldık hep yaya
Bir iz kalmış yol aldıkça, karda izlerim duruyor
Vuruyor ayazı kışın, vücut neden titremiyor?
Eğlencelerin ve coşkuların baharıydı denilenler
Geride siyah beyazlı efsunlu nice resimler
Çoğunda gülen yüzler var, umuda bakanlar da
Niçin beklenir de gelmez kıştan sonra ilkbahar da.
Toparlamak gerek elbet, dökülüp dağılanları
Yıllar hunharca geçiyor nerede o gençlik çağları
Gıpta ile bakarak haz duyduğumuz özneler
Adları saklı yürekte artık burada değiller,
Açılmıştır kısıtı zamanın, uhreviyettedir mekânları.
Asıl mıyım, gölge miyim, yoksa her ikiside mi?
Varlık yokluk âleminin bir mecburu her ikisi
Ne sevdim var oluşu ne de öykündüm yokluğa
Bir yanıp sönen yıldıza hayranlığımdır biteviye.
Varlığın ben de gölgesi, hem ruhu hem de sözü
Gerçeklerin saklı özü insanın gerçek mi yüzü
Ruha değmezse öyküsü, gölgeler olur hükümsüz
Bir yanımız avuntuda, diğer yanımız hep öksüz.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (22)