SİCİL DEFTERİ
Ey gafil, dünyalığının hesabını yaparsın
Kaybettiğinde dövünür, ateşinde yanarsın
Gözyaşını kase kase biriktirip içtikçe içersin
Heyhat, içindeki yangını söndürmez, azdıkça azar

Çevir defterini gece-gündüz usanmadan
Kârını hesaplarsın renkli hayallerin eşliğinde
Hangi dolapları çevirdin, sürükledi seni kör çukura
Heyhat, nefsin kör eylemiş seni, karanlığa tutsaksın

Yılların defterini karıştırıp durursun,
Neydim, ne oldum, ne olacağım demezsin
Doymak bilmeyen nefsinin yelkenine üflersin
Heyhat, dümeni yok, pusulası kırık, yolculuk nereye

Kazancını saydıkça gözlerin açılır
Azgın nefsin bağrını yarıp çıkmak ister
Nefsin kör kuyusunda köre dönmüşsün sen
Heyhat, kör-karanlık kuyuda debelenip durursun

Rüyaların süsü ne evladın ne de hatunun
Paralar tanrın olmuş, secde halindesin şimdi
Ağzında dua ile söylersin binlerce yalan-dolan
Heyhat, bu dualı yalanlarınla yanıp yok olacaksın

Yalan-dolan ile insanları kandırdın
Çukkanı doldurdun paralarla şimardın
Paralarla kuleler yaptın, haramla övündün
Heyhat, nefsin fırıldak olmuş döndürüyor seni

Aldın omzuna masumların ahını
Masumların gözyaşları azgın bir nehir
Seni yutacağı güne şimdiden pusu kuruyor
Heyhat, kütük misali kaderine sürüklenirsin

Haram lokmalarla beslendin durdun
Namus edebiyatıyla göz diktin namusa
Vur patlasın çal oynasın, altın tepsi üstünde
Heyhat, namusa göz dikmek geldi senin başına

Görüyorum seni, rezilce gezersin
Sağına-soluna bakınıp, şeytan ararsın
Şeytan dediğin şey, gönlünde yatıyor bak
Heyhat, şeytana attığın taş gözünü kör eylemiş
*
Ölüm anın şimdi gelip çattı mı
Hayatın film gibi gözünden aktı mı
Açılan sicil defterini okuttular mı sana
Heyhat, dile geldi defterin, şeytan diyor sana