0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
442
Okunma
Bir çocuk kaldırırsa taşı güç bela
Badala düşer bir taşı kaldırırsa çocuk
Elinde kemirdiği yoksulluk
Ordusuyla geçirir geceyi dağda
Ne gömülmüşse hilkat adına
Ne gömülmüşse taşın altına
Büyür gözlerinde çocuğun
Çıngılanır yıldırımlar yumrusunda
Nizam verircesine şavkır; sırtında gocuk
Badala düşer bir taşı kaldırırsa çocuk
Ufaladığı toprak kadardır çocuğun ömrü
Kuş sesleriyle çatırdar durur gökyüzü
Taş kalkar yerinden hani az buçuk
Ha Leyla kaldırmış taşı ha çocuk
Bir işaret, savaş borusu ya da akşam ezanı
Betonarme etlerin arasından sıyrılıp
İnsan olmak için kanatlanırsa yağmurdan sonra
Bir akşam vakti arkadaşlarından ayrılıp
Koşar adımlarla süzülür; ağzında uçuk
Ölüme düşer bir taşı kaldırırsa çocuk
Saçlarında piyadeler çıkınında beşik
Hangi şehirden geçse
Hangi birikintiyi taşlasa
Hangi taşı kaldırsa yağmurdan sonra
Elinde taş göğsü delik deşik
Hayat bulur taşı kaldırırsa çocuk
O gün yeniden yaratılır kainat
Kanla boyanır yakaları
Ağır zırhlılardan bir saçma
Ne varsa elinin altında
Ne varsa taşın altında
Kaldırır kaderini yerden
Dünyanın dehlizlerini bulur
Kuşları bulur taşı kaldırırsa çocuk
Çocuğun öfkesi arbalete
Arayıp durmuş neyi bulduysa
Taşın altından fışkıran az buçuk
Savaşa hazır ordusunda sessiz bir nara
Ha gökten taş yağmış insanlık üzerine
Ha çocuk kaldırıp taşı fırlatmış onlara
Ne işveyle ne de işmarla bu yoksulluk
Badala düşer bir taşı kaldırırsa çocuk
5.0
100% (3)