İnsanların elinden hayalleri alınacak olursa, başka ne zevkleri kalır? foostenelle
redfer
redfer

saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde

Yorum

saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde

7

Yorum

30

Beğeni

0,0

Puan

688

Okunma

saatlerin ancak kendini ölçtüğü  vakitlerde

saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde



geceyi kaybetmekten korkuyorum
günü uzatıyor olmak
kendini unutmak adına

dört elle sarıldığım her şey
kayıp gidiyor ellerimden
kayıp şehirler
kayıp limanlar
kayıp insanlar
yaşamak kayıplarla dolu bir şey sanırım

her giden şey
o zapt edemediğim
istese de zihnimden bir türlü çıkaramadığım...
küçük hatıralar
evet işte tüm bunlar
hayatın parçacığı olup
ömrümün bir kısmının adı oluyorlar

bunlar içerisinde bana heyecan veren şeyler
kilit altında tutmaya çalıştığım dikenli sandıktan
bir yol bulup dışarıya sızmayı başaranlar…
gülümsememe sebep o tuhaf ifade de
buradan doğuyor belki de


canım sıkılınca
sinemaya ve tiyatroya giden
kafede oturan
vakit geçiren
boş zamanlarını okumakla iştigal eden biriyim

canı sıkılınca
yeni tatlar, zevkler ve arayışlar peşine düşen
sonra yine
ve yeniden makus bir döngünün girdabında kendini bulan
kendi cehaletinden zerre kadar rahatsız olmayan
bir monşer de değilim tabi ki

bazen yazma saati icat ediyor
hemen ardından harika bir filme ayırdığım keyifli bir zamanla
mutlu olmaya çalışıyorum
ardından elbette okuma saatleri

nasıl uyuduğumu bilmeden
öylece uyanıyor
zaman denilen o paslı kılıç
rutinini bozmadan bu ömür parçacıklarını
alıp götürmeye devam ediyor
onunla yaptığım meydan savaşlarında
hep mağlup benim
hep kaybeden

ağarmaya yüz tutmuş saçlarımı
ne yapsam da kırışmaya karşı koyamayan alnımı görünce
bu imkansız savaşın galibinin
şahsımın olmayacağını tahmin etmek zor değil
insanlarla verdiğim savaşların hiç mağlubu olmamıştım oysa
kaybettiğim her savaştan
bir zafer payı çıkarmayı bilmiştim kendimce


ah şu martılar
bindiğim feribotun ardından kovaladılar beni bir müddet
çığlıklar armağan ettiler yine bana
bir şölen gibi…
ellerimi uzatıyorum onlara
açıyorum avuçlarımı
ne kadar özgür olduklarını düşünüyorum
atkım rüzgarda savrulurken

yolculukta rastgele çalan müzik parçaları
bedenimle ruhumu o an birbirinden ayırıyor
bedenim yorgun
ruhum o müziklerin etkisinde
o çok özendiği martılar gibi
yukarıdan bakıyor bana
ne kadar mesut

kimseye görünmemeye çalışarak
boğaz kenarına ait mekanları ziyaret ederim
her akşam iş çıkışlarında
kalabalığın içinde bir başına
ama içinde onlarca adamın sakladığını
kimse bilmeden bir başına
o an …
kalabalıklara ait konuşma sağanağının altında ıslanırken
onlarca hikaye sarıp sarmalıyor zihnimi

hikayelere istemeden şahit
içimdeki o adamdan
bir süreliğine kurtuluyor olmaktan
büyük saadet duyuyorum
kalabalıklar içerisinde

garson çocukla ayaküstü ettiğim muhabbet bile
iş yerindeki büyük adamlarla yaptığım ciddi sohbetlerden
çok daha kıymetli geliyor
üzümlü ve kıymalı börek
yanında çay
ve sigara
değmeyin keyfime

erken saatlerde başlayan
zaman zaman şiddetlenen yağmur sonrası
maziden çıkıp gelen mistik bir çehreye bürünüyor istanbul
yeniden yaşıyor olmak ne güzel
bunu yağmurun sesiyle uyandığında iliklerine kadar hissetmek
ne hoş

öncesi ve sonrasını düşünmeden öylece yaşıyor olmak
var olduğunu hissetmenin bu büyük hazzı
her sabah yeni bir başlangıç hissi doğuruyor insana
yeniden ilk nefesini alıyor
yeniden ilk çığlığını atıyor
yeniden yollara düşüyor insan

*
eve dönerken
elde kalan tek şey
yeni bir günden başkası değil benim için
saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde
ne kadar çok istesem de
aynalarda …
bir türlü maziyi seyredemediğim bir dünyada
yalnızlık diye bir şey yok sanırım

öyle yağmur yağıyor ki
gözükmüyor gökyüzü
ve yürek kovamıyor bu havalarda kapıyı çalan hüznü
ne kadar kaçsa da gözlerim
gene yakalanıyor balkondaki çiçeklere
boyunları bükük
böyle oluyor her akşamüstü

akşamın tadı ne garip
bütün renkler siyah
mevsimler karakışlarda zemheri ayazı
ben her gece
bakıyorum gökyüzüne
nasıl da parlıyor ay
karanlığın içinden seçip ayırıyorum ıssızlığı
yıldızların peşine takılıp gidiyorum
ben her gece

redfer




Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
saatlerin ancak kendini ölçtüğü vakitlerde şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ismail karaosmanoğlu
ismail karaosmanoğlu, @ismailkaraosmanoglu
17.4.2024 22:13:11

Kanaviçe tadında o ilmek ilmek işlediğiniz şiiriniz harika tüm şiirleriniz gibi kutluyorum seni şairim kalemine yüreğine sağlık kal sağlıcakla selamlar saygılar sunuyorum efendim nice şiirlere
Gümüş kalpler
Gümüş kalpler , @gumuskalpler
17.4.2024 18:00:07
yolculukta rastgele çalan müzik parçaları
bedenimle ruhumu o an birbirinden ayırıyor
bedenim yorgun
ruhum o müziklerin etkisinde
o çok özendiği martılar gibi
yukarıdan bakıyor bana
ne kadar mesut

Şiirin bütünü öyle güzeldi ki feribota binen bendim sanki sokaklarda dolaşan, garsonla sohbet Eden müzik ruhunuzla kol kola girip şiir okudu sanki geceler başka oluyor gündüzün telaşı gecenin hüznü
ne garip aynı günde iki farklı duygu yaşatıyor insana
Yüreğinize sağlık sayfanızı ziyaret etmek için bende okuma zamanı ayırıyorum öylesine okuyup geçmemek için
Kaleminiz daim olsun saygıyla selamlıyorum yüreğinizi Allah'a emanet olun
Aksakal
Aksakal, @aksakal1
17.4.2024 17:02:09
Haz alarak okuduğum hayatınızın güncesinden sonra ben de kendime sordum; "Acaba ben de iş sonraları bu serüvenleri mi hayatımda yaşadım, atlattım..." diye. Neredeyse denk leyler. Ancak bir farkla ki; benim altımda bazen bir külüstür araba, çoğunlukla da yine bir külüstür motorsıklet bulunurdu. Yolları bazen eş ve çocuklarımla, çoğunlukla da motorumla tek başına dağ taş demez dolaşırdım. Bu durumu bir şiirimde dile getirmiştim. Yol arkadaşlarımı da anlattığım bu şiirimi yakında sıraya alacağım. Böylece yolculuklarım galiba daha hacimli olur, gezdiğim, gördüğüm, yediğim, içtiğim daha teferruatlı sayılabilirdi. Şimdi bu durum evde konu edildiğinde; hanım hemen lafa atlar " Onların ceremesini şimdi ben çekiyorum," diye lafa girer, (haklı olarak) bozulduğunda ittirdiğim birbuçuk tonluk Desoto arabamızın ve zaman zamanda motorumuzun sık sık oluşan arızasından dolayı itelemenin onda meydana getirdiği ve halen çektiği ağrıları anlatmağa başlardı. Şimdi siz ağarmaya başlayan saçlarınızla halen gezmeye ve bu gezilerinizi anlatmaya devam ediyorsunuz; ancak ben ise çabuk geçen bu hayatın tamamen ağarttığı saçlarımız ve oturduğumuz yerde dahi ağrıyan dizlerimizle (neredeyse) eve mahkûmiyet devri yaşıyoruz. Dışarıya daha az çıkabiliyor, ancak evde bunun acısını çıkaracak şekilde neredeyse iş zamanımızdan çok bir eforla yazıp,okumaya, araştırmaya, yönelik bir ömür tüketiyoruz. Eskiden gazetecilik, musiki ve bestekârlık, şimdilerde şiirler ve onların okutulma gayret ve emeği, zamanımızın büyük bir kısmını yeyip, tüketiyor. Sık sık kendi kendime "Rabbim bize sırtıstü yatıp kolay ölmeyi nasip etmedi, hep iş ve bir oluş üzerinde geçip gideceğiz..." der dururum. Galiba öyle de olacak. Şiirinizin verdiği haz ve düşünceyle kendi hayatımın bazı safhalarını da özetlemek gafletine düştüm. Ancak düşünürüz ki; hayatımızın hiç bir yönünün saklanmasında neden olmadığı gibi açıklanmasında da bir beis yok. Tebrik ve sağlık duâlarımı iletiyor, gözlerinizden öpüyorum. Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
se
sedat hünker, @sedathunker
17.4.2024 15:00:57
Çok güzel şiir sevgiler saygılar selamlar sağlıcakla kal Allah'ın selameti üstüne olsun
ŞÜKRÜ ATAY
ŞÜKRÜ ATAY, @sukruatay
17.4.2024 11:40:00
Akıcı bir üslupla ve harika duygularla yazılmış yürek sesinizi gönülden kutluyorum tebrikler üstâdım.
Kalemine ve duygu dolu yüreğine sağlık diliyorum.
Sonsuz selam, duâ ve saygılarımla.
Allah'a emanet olun.
Fatih5323
Fatih5323, @fatih5323
17.4.2024 10:44:12
Ulvi şiirinizi büyük bir hayranlıkla okudum. Teşekkürler şairim. Emeğinize, yüreğinize ve Kaleminize sağlık. Saygı ve hürmetlerimle.
Recai-2261
Recai-2261, @recai-2261
17.4.2024 09:10:48
Şiirinizi keyifle okudum. Emeğinize ve güçlü kaleminize sağlık. Teşekkürler Üstadım, saygılarımla.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL