Zorlukların türlüsü gelir her kula
Aşılır bir şekilde bunlar, verilir hem de mola
Senin için ben ne düşünüp yaptımsa
Nasıl bir inadın varsa inan kıramadım
Ne de zorlu bir zirvesin aşılmaz mısın?

Binbir türlü konuda derinine konuştuk
Senin için ta Çin`den Singapur`a uçmuştuk
Küre-i arz etrafında döndük, pervane olmuştuk
Hiç mi tesir etmedi inan ki anlamadım
Sözler kifayet etmedi anlayış yoksunu musun?

Sabır ile direndik, nice çileler çektik
Yeri geldi omuzda hayatı sürükledik
Yandık, piştik, kavrulduk, yağmurlarda ıslandık
Empati kuramamanı vallahi anlamadım
Kan, ter tesir etmedi nasıl kalın duvarsın.

Derde çare bulunurdu sen isteseydin
Duyguları özne yapıp sezebilseydin
Çizgileri aşmadan bir durabilseydin
Seni ne çok sevdim oysa anlayamadın
Yordu bu hengâme beni tartışılmazsın.

En nihayet bizlerin de bir sabrı vardır
Kulun kula zulmü bil ki büyük günâhtır.
Bir kere gülse şu yüzün bana pek kârdır
Esenlikten uzak her an bil ki ahu zardır
Ne çok emek verdim sana anlayamadın
Bir yüreğin yok belki de ne de gaddarsın.

Kudretli bir güç de olsa gelirdi dize
Sunulan binlerce çözüm sana nafile
Duvarların dili olsa gelseler dile
Denediğim çareleri her dem boşa çıkarttın
Tükettin tüm umutları, anlıyorum insafsızsın.

Unutma ki her kim olsa elbet fanidir
Mazimizle yüzleşebilmek cesaret işidir
Keşkelere takılmadan yürümek beklentidir
Nihayeti olan akış istemem sana uğramasın
Geriye neler bıraktın, dilersen sen de bir bakın.

Erişmek isterdik biz de senle esenlikli güne
Fırsat mı verdin şafağa doğsun yine üstümüze
Tercihin geceydi senin, uğrunda yitense benim
Umudu topyekün kıran, işi hep yokuşa vuransın
Her müşkülü yendim fakat, söyle sen aşılmaz mısın?

Oğuzhan KÜLTE