14
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
428
Okunma

Hanilerle başlayan ne çok öykü var
Hangisine dokunsak yanmaktadır içten içe
Ve hangisini silebiliriz ki zarardır gönle.
Uzanamayışın ve asla tekrarı da olmayışın
Dönüşe kapalı yolları var geçilmez onun
Hep ilerlemekliyse gidişler bu hüzün
Anıları dererken bence bir daha düşünün.
O sıcacık elleriyle okula uğurlayan anne
Güven veren sesiyle babaydı o, kale
Kardeşler verendi coşkusunu ailemizin
Dağılmışlığın içinde şidi biz neleri unuttuk
Ne yazık ki hayat buymuş, özü yoksunluk.
Rüzgârında kendimizden geçtiğimiz
Gece gündüz dal ve çöplerden derlediğimiz
Buluştuğunda semada yanıp sönerli rengi
Sanki bizler idik ipin ucunda işte özgürlük
Baçmbaşka duygulara evrilirdi uçurtma sevinci.
Niçin ellerimiz bomboş, gökyüzüyse manasız
Lunaparklarda mı kaldı heyecanlı o yanımız
Cümbür cemaat onca yol yürünse de değerdi
Birbirinin yüzünden mutluluğu görmenin keyfi.
Açılan her perde niçin rengini yitirdi
Geçmişteki o canlılık ve enerjiyi kim bitirdi
Hep büyümeye öykünmeler midir buna sebep
Nerden çıktı ortaya da kararttı ruhumuzu
Ta o zamandan beri nedenidir Ebu Lehep.
Hayat bir şerit değil ki çektikçe uzasın
O, her anına dokumakla dolsun, yaşasın
Geçmişten ayrılalı uzun zaman olmadı mı
Bırakın akacaksa göz yaşı durmasın, aksın.
Ve bir nihayete doğru gidişin içindeyiz
Buna tükenmek mi diyelim çaresiziz
İçinde hazzı katan tarifsiz mutluluklar da yok
Kuru sözler de fayda etmez, yürektedir ok.
Şu üçlü yüz güldürmedi, güldürmez de
Ayrlıktı biri, kendi içinde gurbete çıkaran
Ruh halini savurandı diğeri ve yoksunluktu
Birleştiler ittifak anlayışıyla da bak hâle
Eriyen muma döndük ve durum tükeniştir
Oysa nasıl da gür yanıyordu tuttuğumuz meşâle.
Anladığım şudur ki bu duygular hep vardı
Ana değen kırıntıları mutluluğun ruhu sarardı
Öyle ise yeniden hissediş gereklidir hayat için
Güzeli görmek varken, tükenişlerdir niçin?
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (12)