Ölüm kadar hakiki
Sevgi kadar güzel
Gülüşün kadar özel
Bir başına yetim düşler
Yüz çeviren düşünceler
Sürünen hisler ve ömürler
Beslenmez asla kederden,
hüzünden
Ötüp durdu
cennetin en saf yüreği
Viran dağlar ağladı tüm
gece Heveslerim kursağımda kalır, otobüsün en arkasında ücra bir köşesinde
Filizlenir belki
çiçekler ayrılığın ertesinde
Havası bile dertli bir coğrafyada, yorgun türküler
En iyisini alıp götürdüler
Herkesi sevebilir mi bir insan diye aklı kurcalarken,
Geçmişi çözümle
Alemlerin ötesinde
İnancın kalbinin söylevinde
Adaletin tecellisiyle
Ama en korkutucusu kim olduğunu kabul etmekte
Artık korku yok hiç bir şekilde
Cesaretin gücüyle
Metanetin özüyle
Kefaretin ödendiğinde
Ve bir sonbahar akşamının amansız çökmesiyle
Sakın değerlerinden vazgeçme
Duyguları esirgeme
Yaşam köprüsünden geçersin sen de sabrettiğinde